ABD senatosu bu hafta Suriye’deki muhaliflere portatif hava savunma silahları verilmesinin önünü açacak olan bütçeyi oylayacak. Senatodaki Silahlı Kuvvetler Komitesi Başkanı da olan Cumhuriyetçi Parti Senatörü John McCain’in lobisinin başarılı olacağı ve bütçenin senatodan geçeceğinin büyük bir olanak olduğu konuşuluyor.

TRUMP ESED’İ İSTEMİYOR

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump söylemde Suriye savaşının dışarıya kalmak istediğini bildiren talimatlar yapsa da önümüzdeki süreçte CIA ve Pentagon’un takviye ettiği muhalif gruplarla temasını eskisinden daha etkili bir şekilde sürdüreceği belirtiliyor. Zira Trump’ın Savunma Bakanlığı için namzet gösterdiği James Mattis, Esed yönetiminin devrilmesinden yanlamasına. Mattis, Obama yönetiminin Ortadoğu politikasını yumuşak bulduğu için ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’ndan (CENTOM) istifa etmişti.

HAVA SAVUNMASI GELECEK

Trump yönetiminin bazı rakip unsurlara stinger füzeleri vermeyle yetkilendirilmesinin ardından bütçe de onanırsa ülkenin bazı kesimlerine Suriye muhalefetinin öncelikli ihtiyacı olan bu silahların girmesinin önü açılacak. Fakat ABD bu alıcı yardımları “denetlenebilir” olarak gördüğü rakip yapılara iletiyor. Halep kuzeyinde DEAŞ’le savaşan ve Ürdün sınırında epeyce düşük yoğunluklu çatışmalara giren bu gruplar ABD’nin Ürdün merkezli olarak kurduğu askeri operasyon birimi olan MOC’a alt. Yerleşim yerlerine yapılan hava saldırıları ise büyük ağırlıkla Halep ve İdlip’i amaç alıyor. ABD, buradaki muhaliflere hava savunma silahları vermiyor. En büyük afet ve muhaliflere karşın en etkili Rus ve rejim saldırıları da bu bölgelerde. Lokal karşı taraf kaynaklar, ABD’nin hava saldırılarına uğramayan bölgelere hava savunma silahları vermeye hazırlanmasını ‘gülünç’ olarak yorumluyor.

SDG’YE VER ORADAN DA PYD’YE

Yerel kaynaklara göre Türkiye için asıl tehlike bu taşınabilir hava savunma silahlarının Demokratik Suriye Güçleri kanalıyla PYD/PKK’nın eline geçmesi olacak. Çünkü ABD, DEAŞ’e karşısında en önemli zor olarak hala PKK’nın silah yardımı elde etmek için paravan olarak kullandığı Suriye Demokratik Güçleri’ni ve PKK’nın Suriye yapılanması PYD’yi kabul ediyor. öte yandan hem ABD hem de Rusya PKK güdümündeki Suriye Demokratik Güçleri’ni ‘muhalif’ olarak nitelendiriyor. Suriyeli muhalifler, önümüzdeki süreçte Suriye’ye girmesi beklenen bu füzelerin SDG’ye teslim edilmesiyle silahların Türkiye içine sokulmaya çalışacağını belirtiyor.

Orada stinger’e gereklilik değil

Suriye’de birçok muhalif grup hem Kuzey bölgelerinde DEAŞ’e karşı hem de iç kesimlerde rejime aleyhinde savaşıyor. ABD güdümlü MOC’dan bir takım piyade silahları bölge bir grubun komutanı Yeni Şafak’a “ABD bu silahları PKK/PYD’ye karşısında kullanmama karşılığında iletiyor. Ancak şu an Halep’i İran ve Rusya ile birlikte işgal eden PKK. Topraklarımızı savunamayacaksak bu silahlar ne işimize yarayacak. Bizim kuzey kırsalda da güçlerimiz var ve DEAŞ’e karşı savaşıyorlar. Uçakların korkutma etmediği bölgeye neden stinger füzeleri veriyorlar? Boşuna sıkıntı etmesinler” dedi. PKK/PYD’nin hem ABD hem Rusya hem de rejim güçlerinden tabanca ve mühimmat takviyesi aldığı biliniyor.

YENİŞAFAK