Kanal7 Ankara Temsilcisi ve Yenişafak Yazarı Mehmet Acet, bugünkü köşesinde El Bab’dan sonra yeni operasyonun Fırat’ın doğusuna yapılabileceğini söyledi.

İşte Acet’in yazısından satırbaşları:

Suriye topraklarında yürütülen Fırat Kalkanı Operasyonu, bundan böyle çok daha geniş çevreler tarafından takviye görüyor.

Nedeni şu:

Siz oralara gitmediğiniz vakit, oradakilerin gelip sizi kendi topraklarınızda vurduğu şu bir buçuk takvim tecrübe ile değişmez oldu.

Bu çıplak gerçeği bundan böyle çok daha öbür kesimlerden çok daha artı insan görebiliyor.

MHP lideri Bahçeli önceki gün, “El Bab’dan elimiz abes dönersek, Diyarbakır’ı riske atarız, Ankara’yı tehlikeye sokarız” diyerekoperasyona açık yardım verdi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu bile, her ne kadar akşama diğer şeyler söylese de, El Bab’dan gelen şehit haberleri sonrası gözü kara bir tanımlama yaptı.

Şöyle dedi:

“Şehit haberlerini edinmek gerçekten hepimizi üzüyor. Keşke hiç şehidimiz olmasa ama eğer Türkiye kendi geleceğini teminat altına almak açısından böyle bir işlem başlatmışsa, kesin acılara dayanmak gerekiyor. Umarız bundan sonraki operasyonlarda şehitler gelmez.”

“Ortadoğu bataklığı” söylemine dair laflarını kesintisiz duyduğumuz için, Kılıçdaroğlu mevzu iddia olduğunda şu yukarıdaki cümlelerin altını kalın bir şekilde çizmek ve tarihin tescil defterine yollamak daha dürüst olacaktır.

Niçin derseniz, Kılıçdaroğlu’nun Fırat Kalkanı Operasyonu’na “Türkiye’nin kendi geleceğini güvence altına olmak” cümlesiyle sahip çıkması, başlı başına kayda değer bir ilerlemeye/değişime sinyâl ediyor.

SEN ORAYA GİTMEDİĞİN SÜRE ONLAR GELİP SENİ BURADA VURUYOR

Şu bir buçuk yıl içerisinde metropol kentler dahil, yaşadığımız kanlı terör sürecinin kaynağında Suriye var.

Terör örgütleri, Suriye’de eğittikleri adamları Türkiye’ye gönderip, Ankara’da, İstanbul’da, Gaziantep’te patlatıyorlar.

PKK’nın estirdiği terör rüzgarının kaynağında da, Rojava hayallerini Türkiye’ye taşımak çabası vardı.

Fırat Kalkanı Operasyonu başladıktan sonra önce Kilis kurtuldu.

DEAŞ, bundan böyle, menzili 25 km olan Katyuşa füzelerini Kilis’e fırlatamayacak kadar sınırlarımızdan uzaklaştı.

Dahası, bu örgütün Türkiye’nin diğer bölgelerinde terör eylemi yapabilme kapasitesi de Fırat Kalkanı Operasyonu bir uçtan bir uca kayda değer ölçüde azaldı.

Bu görülebiliyor.

FIRAT KALKANININ YENİ HEDEFİ YPG Mİ OLACAK?

Gazete ve televizyonlarda, haberler bazen siklet sırası gözetilmeden yayına veriliyor.

Bazen, bütün gazetelerde manşet, bütün haber bültenlerinde birinci haber olması gereken bir haber, aralarda kaynayıp gidiyor.

Geçen hafta böyle bir haberin kamuoyunun dikkatini çekemeyecek dek satır aralarında kalıp gözden kaybolduğunu gördük.

Neydi o haber?

Başbakan Binali Şimşek’ın Kahramanmaraş’ta yaptığı bir izah etme.

Şimşek şöyle demişti:

“Fırat Kalkanı DEAŞ tehdidini sınırlamıştır. Benzer çalışmaları tüm güney sınırımızda yapacağız.”

Olup bitenleri yakından izleyenler açısından Başbakanın sözleri tevil edilemeyecek değin açıktı.

“Aynı çalışmaları tüm güney sınırımızda yapacağız” derken, Fırat Kalkanı’nı Fırat’ın doğusuna da taşıyacağız aramak istiyordu.

Ya nereye?

PKK’nın Suriye kolu PYD’nin başat olduğu bölgelere.

Açıklamadan bunu anlıyoruz.

Başbakanın bu açıklamaları yapmadan önce Beştepe’de yapılan güvenlik zirvesine katıldığını, arkasından da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile uzun zaman baş başa bir röportaj yaptığını hatırlatmış olalım.