Türkiye dün akşam saatlerinde Ankara’da askeri servis araçlarına yönelik bombalı terör saldırısıyla sarsıldı. Türkiye’yi kana bulayan terör saldırısında 27’si görevli asker 1’i sivil memur olmak üzere 28 kişi şehit ve 61 kişi yaralandı. Başbakan Ahmet Davutoğlu yaptığı açıklamada, saldırganın Suriyeli Salih Nacer olduğunu ve terör örgütü PYD ile ilişkili olduğunu belirtti. Davutoğlu, “Dün yapılan saldırı hem aziz milletimize hem de silahlı kuvvetlerimize yönelik olmuştur. Bu saldırı sonrasında dün Cumhurbaşkanımızla olayı değerlendirdik, gece boyu istihbarat bilgilerini topladık. Biraz önce Genelkurmay başkanımızla da değerlendirme yaptık. Şuanda terör olayının failleri aydınlanmıştır.” dedi.
Türkiye’yi sarsan terör saldırısının ardından, ‘istihbari zafiyet mi var?’ sorusu akıllara geldi. Ankara’daki terör saldırısındaki zafiyet iddialarını AjansHaber’e değerlendiren Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkanı Bülent Orakoğlu, “Türkiye 1 Kasım seçimleri öncesinde hem DAEŞ’in hem diğer terör örgütlerinin eylemlerini olmadan önce engelledi ama istihbaratçılık böyledir. Birçok eylemi istihbarat alıp engellersiniz ama bu basına ve medyaya yansımadan yapılır. Türkiye’de istihbarat birimleri çok uyumlu şekilde çalışıyor ama buna rağmen bu eylem gerçekleşti. Saldırının yapılışına baktığımızda çok planlı ve programlı, PKK ve PYD terör örgütünü çok aşan eylemlerdir. Bunların arkasında bazı devletlerin özel savaş eğitmenleri var, onların yönetiminde bu eylemler yapılıyor. Bu nedenle tespit edilmesi ve önlenmesi çok zordur. Avrupa’nın göbeğinde Paris’te arka arkaya 2 saldırı oldu. Ortak istihbarat havuzunun yer aldığı bir bölgede dahi bu eylemler gerçekleştirildi. “ dedi.
Bülent Orakoğlu, Ankara’da terör saldırısındaki zafiyet iddialarını AjansHaber’e şöyle değerlendirdi:
“ULUSLARARASI TERÖR SALDIRISIYLA KARŞI KARŞIYA KALDIK”
Patlamanın olduğu yere baktığımız zaman, hem TBMM’ye, hem İçişleri Bakanlığı’na hem de Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na çok yakın. Bu eylem, devlete ve Türkiye’nin birlik beraberliğine karşı yapılmış bir eylemdir. Türkiye bu saldırı ile uluslararası terör saldırısıyla karşı karşıya kaldı.
“YABANCI ÜLKELERİN ÖZEL SAVAŞ EĞİTMENLERİ TARAFINDAN PLANLANDI”
1 Kasım seçimleri sonrasında da bu terörün devam edeceği belliydi çünkü Türkiye’de ve dünyada uluslararası terörizmi kendi politikalarına alet etmek isteyen bir takım emperyalist küresel güçler var. Hedef aldıkları ülkeleri terör kartıyla dış politikalarına müdahale etme amacında olduklarını biliyoruz. Bu saldırılar klasik terör saldırıları değildir. Bunlar yabancı ülkelerin gizli servislerinin özel savaş eğitmenleri tarafından planlanan saldırılardır.
“ÖNLENME İHTİMALİ YÜZDE 10-15 ARASINDADIR”
Fransa’da 5 ay gibi kısa bir sürede 2 tane saldırı düzenlendi. Bu saldırılar, Fransa polisi ve Avrupa’nın ortak istihbarat havuzuna rağmen yapıldı. Bu anlamda uluslararası terörizmle ilgili saldırıları önleme ihtimali en yüksek yüzde 10-15 arasındadır.
“ÖNLENEN EYLEMLER MEDYAYA YANSIMADIĞINDAN BİR ANLAM İFADE ETMİYOR”
Türkiye 1 Kasım seçimleri öncesinde hem DAEŞ’in hem diğer terör örgütlerinin eylemlerini olmadan önce engelledi ama istihbaratçılık böyledir. Birçok eylemi istihbarat alıp engellersiniz ama bu basına ve medyaya yansımadan yapılır. Genelkurmay’ın istihbaratı var, Milli İstihbarat Teşkilatı var, polis istihbaratımız var ve bunlar arasında çok büyük bir uyum var. Buna rağmen terör saldırısı meydana geldi. İstihbaratçıların önlediği eylemler, eylem olmadığı için ve medyaya yansımadığından toplum için bir anlam ifade etmiyor.
“PKK-PYD’Yİ AŞAN EYLEMLER”
Saldırının yapılışına baktığımızda çok planlı ve programlı, PKK ve PYD terör örgütünü çok aşan eylemlerdir. Bunların arkasında bazı devletlerin özel savaş eğitmenleri var, onların yönetiminde bu eylemler yapılıyor. Bu nedenle tespit edilmesi ve önlenmesi çok zordur. Avrupa’nın göbeğinde Paris’te arka arkaya 2 saldırı oldu. Ortak istihbarat havuzunun yer aldığı bir bölgede dahi bu eylemler gerçekleştirildi.
“BULUNDUĞUMUZ COĞRAFYANIN BİR FATURASI”
Bizim Suriye’deki politikalarımızı terör ile yönlendirmeye çalışan ülkeler var. Türkiye, terörle mücadelesinden hiçbir şekilde vazgeçmez. Türkiye çok kararlı adımlarla Suriye politikasını yürütüyor. Türkiye’nin milli menfaatleri, ulusal güvenliği, toprak bütünlüğü tehlikeye girdiği zaman Türkiye buradaki terör örgütlerini destekleyenlerle mücadelesini sürdürür. Bizim bulunduğumuz coğrafyanın bir faturası bu.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Kaynak: AjansHaber
KAYNAK : http://www.ajanshaber.com/saldiri-yabanci-ulkelerin-ozel-savas-egitmenleri-tarafindan-planlandi-haberi/334393
