SAHİ BİZ KİMİZ?
Şu sıralar kendimize ne çok yabancıyız yahu.
Bakıyorum da ne başkası olabiliyoruz ne de kendimiz.
Özümüzden kopamıyoruz ne çare ki özümüze dönemiyoruz da…
Bir başkalaşma havasında benliğimizi, kimliğimizi yitiriyoruz. Belki bazılarımız bu vahim vakadan haberdar lakin çoğumuz bihaberiz. Bilerek, isteyerek kendi kendimizden uzaklaşıyor kendi kendimizin tarifini yapamayacak duruma geliyoruz. Kendimizi bilmeden her şeyi bilmeye çalışıyoruz. Bir şeyi öğrenmenin yolu kendini bilmekten geçiyor, bilmiyoruz..!
Bilmediğimizi de bilmiyoruz..!
İşte bundan dolayıdır ki ”Sen kimsin?” sorusu sorulduğunda ismimizi ve ünvanımızı söylüyoruz.
Avukat Mehmet, Doktor Ahmet, Öğretmen Ayşe…
Oysa ki sen bir isimden ibaret değilsin, unvanın seni tarif edemez, ismin sen olamaz..!
İsmin seni çağırıştıran bir timsal, bir rumuz olabilir ancak sen olamaz..!
Ve SEN bunun farkında bile değilsin.
O kadar başkalaştık ki normal olan şeylere hayret ediyor aykırı olan şeyleri tabiileştiriyoruz. Bir siyasinin küfürvari söylemlerine şaşırmıyor, bir futbolcunun gol attıktan sonra asker selamı vermesine hayret ediyoruz. (Sahi asker selamı Peygamber (S.a.v) selamı değil miydi?)
Hiçbir şey bilmediğimizin farkına, kendimizi bildiğimizde varacağız; kendimizi bildiğimizde hiç bir şeye gerek kalmayacak.
Ve SEN bir hiç olduğunun farkına varacaksın!
Kendimizi bilseydik, her gün şehit haberlerine değil; İslam sancağını dünyada yeniden dalgalandırdığımıza şahit olurduk.
Kendimizi bilseydik, memleketimizin bazı bölgelerini bölmeye değil; eskiden bizim olup da sonradan kaybettiğimiz yerleri birleşerek, yeniden almanın hesabını yapardık.
Özümüzden ne kadar uzaklaştıysak kendimize o kadar yabancılaştık, kendimize ne kadar yabancılaştıysak o kadar kaybettik ve ne kadar kaybettiysek, ecdadımıza o kadar saygısızlık ettik. Derdimiz yok, tasamız yok en önemlisi hiç bir çilemiz yok!
Bu vebal ile hala yaşıyoruz daha da kötüsü üstümüzdeki bu vebalin bile farkında değiliz.
Üstad Necip Fazıl’ın dediği gibi:
Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor;
Çilesiz suratlara tüküresim geliyor!
Sonsuzu nasıl bulsun, pösteki sayan deli?
Kendini kaybetmek mi visalin son bedeli?
BEN ve SEN
Ben hiçbir şey bilmiyorum kendimden başka; sen her şeyi biliyorsun kendinden başka..!
Her şey benim, hiçbir şey sen;
Sen ‘hiç’i bilmiyorsun kendinden başka..!
Ben neyi biliyorum ki kendimden başka?
