Ankara ’dan oluşturulan özel bir takım, Özel Harekat polislerinin aldığı önlemler aşağı 20 gün önce mahalleye girdi. MIT görevlilerinin de yer aldığı ekip çalışmalara başlarken, sokağın giriş ve çıkışı zıhlı polis araçlarıyla kapatıldı. Mahalle halkı yaşanan nefret ve panikle polise silahlı şahısların mahalleyi bastığı yönünde ihbarda bulununca, kendilerine kazının Başbakanlık bilgisinde yapıldığını gösteren devlete ait yazı gösterildi. Antre ve çıkışa kapatılan sokağın çevresinde oturan diğer evlerdeki vatandaşlara sınırlı müsade verilmesi polis ile vatandaşları zaman vakit karşısında karşıya getirdi. 

20 BIREY 24 SAAT ÇALIŞIYOR

Çağdaş cihazların kullanıldığı kazıda, 24 saat esasına göre 20 kişi çalışıyor. Kazıyla ilgili özel ekip ve kazıda ödev alanların iaşe ve barınmaları da aynı yerde giderilerek dışarıyla bağlantılarının kesildiği bölgede, güvenlik önemlerinin üstteki düzeyde olması dikkat çekiyor. 

Kazının ilk başladığı günlerde çevredeki binalara belirgin nişancıların yerleştirildiği, evin bulunduğu sokağın giriş ve çıkışında ise tam donanımlı özel hareket polisinin aldığı önlemler, bölgede oturan vatandaşların aşırı tepkisini çekince bir hafta önce hafifletildi. Evin damında kurulan kulübede bütün donanımlı özel hareket polisleri 24 saat esasına göre nöbet tutmayı sürdürüyor. Nöbetçi polisler ellerindeki dürbünle çevreyi kesintisiz denetim ederken, kazının ne vakit biteceği ise söylenmiyor.

Esrarengiz kazı konusunda arasında Mersin Valisi Özdemir Çakacak ’ın da bulunduğu yetkililer herhangibir tanımlama yapmıyor.

DEFİNE CİNAYETLERİ Mİ?

Kazının 2012 yılında Tarsus ’ta, tarihi eser kaçakçılığı şebekelerini araştırırken öldürüldüğü bahis edilen polis memuru Mithat Erdal cinayeti ile ilgili olabileceği konuşuluyor. O tarihte önce kendi tabancası ile vurulduğu açıklanan polis memuru Mithat Erdal ’ı öldürdüğünü itiraf eden Hüseyin Yasaklanmış, yargılandığı Tarsus 1 ’nci Ağır Suç Oluşturan Mahkemesi ’nde 25 sene hapse çarptırıldı.

Polisin eşi Sibel Erdal ise, kocasının cinayetiyle ilgili soruşturmanın dönemin emniyet yetkilileri kadar engellendiğini bahis ederek geçtiğimiz günlerde üst makamlara dilekçe ile başvurdu. Eşinin bir suç şebekesi göre öldürüldüğünü öne sürerek, şüphelerini de bildirip geniş bir araştırma yapılması isteğini bu dilekçede belirtti.

’BANA BİRŞEY OLURSA AMİRLERİM SORUMLU ’ DEMİŞ

Erdal, kendisine telefonla ulaşan DHA muhabirine kazının kendisinin üstteki makamlara verdiği dilekçelerden daha sonra başlatılmış olabileceğini, ancak belirlenmiş bir bilgisinin olmadığını söyledi. Kazının 4 evin müşterek başvuru alanı avludan başlayıp, derinlemesine ilerlediğini bildiren Sibel Erdal, bu evlerden 3 ’ünün tarihi eser kaçakçılığından gözaltına alınan kişilere ait olduğunu, 1 ’inin ise daha önce kirada kaldıkları ev olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Eşim Tarsus ’ta tahsis yaparken yaklaşık 5 yıl önce Roma dönemine ait tarihi eser yakalatan 7 defineci tutuklanmıştı. Bu konudaki istihbaratı eşim vermişti. Bu olaydan daha sonra defineciler, ihbarı yaptığını öğrendikleri kocamı kasıt almışlardı. O dönemde güvenlik müdürü olan Yaşar Aksoy eşimi çağırınca birlikte gittik. Müdür, kocama ’Git Kaçakçılık Amiri ’ne konuyla ilgili bilgi ver ’ dedi. Eşim ise, çıktıktan daha sonra ’Bunlar da işin içinde ’ dedi. Ankara ’ya gidip her şeyi anlatacağını söyledi. O dönemde bir kazıda 32 şamdan, sikkeler ve altın taslar bulunmuş, ama o müdürler ’Kazı anlamsız çıktı ’ diye rapor düzenlemişler. Eşim ise ’Onlara yedirmem, bunlar devletin kasasına girsin ’ diyordu. Bu yüzden öldürüldüğünü düşünüyorum. Bana kesintisiz ’Başıma bir şey gelirse emniyetteki amirlerim ve tutuklanan 7 kişi sorumludur ’ diyordu. Bu sözleri söyledikten 11 gün sonra öldürüldü.”

DÖNEMİN GÜVENLIK MÜDÜRÜ FETÖ ’DEN TUTSAK

Olayların yaşandığı dönemin Tarsus Güvenlik Müdürü Yaşar Aksoy ’un Fetullahçı Terör Örgütü(FETÖ) soruşturmasında Mersin ’de tutuklanmasının gerisinde savcılığa bir kullanım daha verdiğini vurgulayan Sibel Erdal, devam eden kazının eşinin öldürüldüğü bölgeye yakın ve kesintisiz definecilerle görüştüğü cadde olduğunu, kazının da cinayetin arkadaki planının gün ışığına çıkması için yapılma ihtimalinin ağır olduğunu sözlerine ekledi.