Mehmet Şimşek’ten IMF’ye çağrı!
IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantıları için Washington’da 5 gün süreyle temaslarda bulunan Şimşek, IMF’nin basına kapalı toplantısında, Fonun yönetim yapısının adaletli ışık halkası getirilmesi için yaptığı çağrıya ilişkin tavır metnini, Twitter hesabından paylaştı.
Şimşek, üye ülkelerin Fon bünyesinde temsilinde adaletsizliği giderecek 15. Kota Reformları Çalışması’na değinerek, “Fonun idare yapısı, yerindelik, adaptasyon ve uzun zamandan beri o kadar çok üyeyi rahatsız eden düşük temsilcilik sorununu çözmek nedeniyle gözden geçirilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu. Şimşek, Türkiye ve grubundaki ülkelerin bu konuda yapıcı tartışmalara açık olduğunu belirtti.
Fonun finansman ihtiyaçlarının daha akıcı bir şekilde karşılanması için bu reformların önemine işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:
“Fonun görevini layıkıyla yerine getirmesi için tatmin edici bir şekilde kaynak sağlanmalı ve daimi kaynakları 15. Kota Reformları’nın zamanında tamamlanmasıyla takviye edilmelidir. Yükselen global risklerin ışığında ve potansiyel olarak aşağı yönlü risklerin oluşması durumunda Fonun finansmanına talebin yüksek olabileceği dikkate alındığında, Fonun kullanımına açık tatmin edici kaynakların bulunması yaşamsal önemdedir. Bir ara adım olarak İcra Direktörleri Kurulu, borçlanma anlaşmaları çerçevesinde müşterek borç kaynaklarına ulaşım önerisini kabul etmiştir. Grubumuzda olan bir takım ülkeler ise yeni bir karşılıklı borçlanma anlaşmasına katkıda bulunmayı kabul etmiş veya öneriyi değer biçme için hevesli olduklarını belirtmişlerdir.”
Yıldırım, bu adımların daimi bir çözüm olmaktan uzak olduğunu hatırlatarak, “Tüm bunların yanına biz Fonun daimi kaynaklarının, 15. Genel Kota Reformları çalışmasının vaktinde tamamlanması yoluyla güçlendirilmesi gerektiğine inanmaya devam ediyoruz. Bu, Fonun ödünç kaynaklara bağımlılığını eksilmek için yaşamsal önemdedir.” ifadesini kullandı.
IMF’de çalışanlara fırsat eşitliği tanınması konusundaki desteklerine değinen Şimşek, “Grubumuzun, yönetim kurulunda bayan erkek eşitliğine, bayan bir başkan seçerek yaptığı katkıya dikkatinizi sürüklemek istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“KÜRESEL YÜKSELME ILIMLI”
Küresel ekonomideki koşullara ilişkin tespitlerde de bulunan Yıldırım, büyüme üstünde baskı yaratan olumsuzluklara karşın, ümit vadeden bazı gelişmelerin olduğunu kaydetti. Yıldırım, “Küresel ekonomi, çelimsiz istek ve yatırım büyümesi, ticari durgunluk ve düşük emtia fiyatlarıyla baskı altında ılımlı bir artma göstermektedir. Krizlerin hala süren etkileri ve ortaya çıkan yapısal problemler değerleme dışı bırakıldığında, ülkelerin büyüyen içe dönük politikalara yönelme eğilimi global büyümenin ileri dönük sürdürülebilirliğine ilişkin endişeleri artırmaktadır. aynı zamanda daha güçlü kapsayıcı ve sürdürülebilir, dengeli büyümeye ilişkin artı gelişmeler de yaşanmıştır. Piyasaların, Birleşmiş Krallığın Avrupa Birliği’nden çıkmasına ilk tepkisi daha idare edilir olmuş ve büyük gelişmekte olan ülkelerin bir kısmının durağanlıktan çıkıyor oldukları görülmektedir.” ifadelerini kullandı.
“PARA POLİTİKALARI TEK BAŞINA EKSIK KALIYOR”
Bu ortamda çözüm için merkez bankalarının uyguladığı parapolitikalarının kimsesiz tatmin edici olmadığının görüldüğüne işaret eden Yıldırım, çözüm önerilerinin maliye, para ve yapısal politikalar aralarında sinerji oluşturacak şekilde uygulanması gerektiğini vurguladı. Yıldırım “Gevşek para politikaları hanehalkı harcamalarında ve yatırımlarda beklenen enerjik etkiyi gösteremeden sınırlarına yaklaştı. Beklenenden güçsüz yükselme ve düşük enflasyon rakamları gevşek para politikalarının kimsesiz trendin aşağı kalan büyümeyi ve kalıcı dezenflasyonist baskıları düzeltemeyeceğini gösterdi.” tespitinde bulundu.
Mali politikaların, iyi hazır orta vadeli mali düzenlemelerle desteklenmesiyle ekonomik aktiviteyi, istenmeyen emrindeki etkileri ortaya çıkmadan ve sürdürülebilirliği korkutma etmeden artıracağını vurgulayan Şimşek, iyi hazır orta vadeli finansal planların içine oturtulmuş “artma dostu parasal politikaların” üretkenliği artırma, altyapı yatırımlarını güncelleme veya yenileme, vergi politikalarında reform, gelirlerin kalitesini artırma ve halk harcamalarının etkinliğini artırma gibi alanlarda yoğunlaşması gerektiğine dikkati çekti.
“YAPISAL REFORMLARIN ÖNEMİ ARTIYOR”
Orta uzun vadeli artiş potansiyelini artırma adına iyi planlanmış ve sıralı yapısal reformların daha büyük bir rol oynayacağına dikkat çekici eden Şimşek, şunları kaydetti:
“Düşük üretkenlik ve problemli nüfus trendleri gibi yapı zorlukların yanında potansiyel yeni teknolojik gelişim dalgası sonucu olacak büyük dönüşümler yapısal reformların değerini öne çıkarmaktadır. Bu durumda önemli olan büyümeyi destekleyen, iş gücü ve ürün piyasalarını geliştiren, rekabeti ve kurumları güçlendiren reformlara öncelik vermek olacaktır. Özellikle meslek gücünü yeni ekonominin gereksinim duyduğu yeteneklerle donatmaya, mesleki ve coğrafi mobilitesini artırmaya muhtemel olan en kısa zamanda gereksinim vardır.”
