Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Suriye’nin kuzeyindeki terör hedeflerine karşın sürdürdüğü Fırat Kalkanı Harekatı zarfında, El-Bab bölgesinde 16 askerin şehit olduğu çatışmalarda yaralanan askerlerden Konyalı Komando Uzman Çavuş Osman Şen, yaşananları anlattı.

Hücum sonucu kulak zarı patlayan ve vücudunun değişik yerlerinden hafif yaralanan Şen, gazi olmanın gururunu yaşıyor. Daimi işitme kaybı ihtimali bulunan Neşelendirici’in, tedavisi memleketi Konya’da sürüyor.

“Abdullah” isminde 1,5 yaşında oğlu olan Neşelendirici, birliğine dönüp silah arkadaşlarına takviye vereceğini günü sabırsızlıkla bekliyor.

Arkadaşlarına “kardeşlerim” diye hitap eden Neşeli, çatışma anını ve sonrasında yaşadıklarını AA muhabiri ile paylaştı.

Yaklaşık bir yıldır çocukluk hayali olan, kahramanlığını tüm dünyanın bildiği Türk ordusunda tayin yaptığını ifade eden Neşelendirici, başarıları dilden dile dolaşan bir ordunun neferi olduğu için her zaman şükrettiğini söyledi.

Durum günü El-Bab’ta yoğun çatışma bilgisi gelince takviye için bölgeye gittiklerini aktaran Neşe Saçan, “El Bab’ın en kritik yeri olan Hastane Tepesi’nin DEAŞ’tan temizlenmesi isteniyordu. Burası her noktayı gördüğü için önemi fazla büyüktü. Özel kuvvetler ve Kayseri komando birliği buraya yöneldi. Biz de geri planda emniyetini aldık. Yoğun çatışmaya girildi. Biraz kar, tipi ve sis vardı. Türk askeri daima her yerde kendini gösterdiği gibi orada da gösterdi. İlerlemeye devam ettik.” diye konuştu.

“ŞAHADET ŞERBETİ İÇMEK HERKESE NASİP OLMAZ”

Neşelendirici, soğuktan ve tabanca atışlarından korunmak için güvenlik tedbiri alarak kısa süreliğine zırhlı aracın içerisine girdiklerini, bir süre daha sonra saldırıya uğradıklarını belirterek, şöyle devam etti:

“Atılan roketatarın delici ve ısı yayan mühimmatı içinde bulunduğumuz zırhlı aracın önünden girip arkasında çıktı. 10 kişinin olduğu aracın içerisi bir anda karanlık ve duman oldu. Göz gözü görmüyordu. Yöneldiğimiz kapıyı açamadık. ‘Kapıyı açın, yahut boğulup öleceğiz’ diye bağırdım. Hüseyin arkadaşımız Allah’ın da izniyle kapıyı tekmeleyerek açtı. Diğer arkadaşlarım kapıyı görmüyordu. ‘Kapı açıldı, dışında çıkın’ diye bağırdım. Kendimizi bu şekilde zehirlenmekten koruduk. Hepimiz yaralandık. Dışında çıktığımızda durumu ağır olan kardeşimize yardım için bağırdık. Derhal yardım geldi. Şahadet şerbeti içmek herkese nasip olmaz. Peygamber Efendimize komşu gidiyorsunuz. Herkes şehit olmayı ister. İçimizde korku yok. Türk askeri hiçbir süre korkmaz. Türk askerini güldürmek istiyorlarsa vefat ile tehdit etsinler. Birlik beraberliğimiz olduğu sürece, hiçbir terör örgütü karşımızda duramaz. Biz de Allah inancı var.”

“BİZ ÖLÜMDEN KORKMAYIZ”

Birlikte yemek yemek yediği, su içtiği arkadaşlarının yanlarında olmayı çok arzuladığını vurgulayan Şen, Allah devlete ve millete kuvvet verdikçe hiçbir askerin kanının yerde kalmayacağını bildirdi.

“Bizim kahramanlığımız bitmez. Bir Osman gider bin Osman kazanç, bir Ahmet gider bin Mehmet kazanç. Ne kadar terör örgütü olursa olsun biz tekrar tekrar karşılarında olacağız. Allah’ın izniyle de hepsinin üstesinden geleceğiz” ifadelerini kullanan Neşelendirici, şunları kaydetti:

“Biz ölümden korkmayız. Ölürsek biliriz fakat şehadete erişiriz. Bu inançla yaşıyoruz. 15 Temmuz darbe girişiminde tankların, topların, mermilerin önünde duran bu insanlar, Allah’ın izniyle darbe girişimini önledi. Böyle bir devlet, insanlar ve orduya sahibiz. Bütün zorluklara göğüs geriyoruz. Dört bir yanımız düşmanlarla dolu. Buna rağmen hiçbir süre yılmadık, sonuna kadar da yılmayacağız. Bizim bayrağımız kanla çizildi. Hiçbir zorlama, düşman unsuru, terör örgütü, bayrağımızı yere indiremeyecek. İndirmeye kalkan olursa biz onu indiririz.”