Kemal Kılıçdaroğlu hakkında 2 sene 8 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi

Yüksel KOÇ/İSTANBUL, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Necmeddin Bilal Erdoğan ’ın şikayeti üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında “Basın yoluyla alenen hakaret suçundan” başlatılan soruşturma tamamlandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şikayetinden vazgeçtiği için Kılıçdaroğlu hakkında Erdoğan ’a hakaret yönünden başlatılan soruşturma takipsizlik kararı ile sonuçlanırken, Bilal Erdoğan şikayetinden vazgeçmediği için Kılıçdaroğlu hakkında 4 aydan 2 yıl 8 avuç içi değin hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.

O dönemde Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Necmeddin Bilal Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ’nun İstanbul Atatürk Havalimanı ’nda Cumhurbaşkanlığı seçiminden 5 gün önce 5 Ağustos 2014 tarihinde yaptığı konuşmada kendilerine hakaret ettiği gerekçesiyle yaptığı suç duyurusu sonuçlandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ’ın şikayetinden vazgeçmesi üstüne Kılıçdaroğlu hakkında bu yöndeki soruşturma takipsizlik kararı ile sonuçlanırken, Bilal Erdoğan yönündeki şikayet sonucu Kılıçdaroğlu hakkında, “Basın aracılığıyla alenen hakaret” suçundan 4 aydan 2 sene 8 avuç içi kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Kadir Yılmaz tarafından hazırlanan iddianamede, Kemal Kılıçdaroğlu ’nun suça konu konuşma tarihinde CHP Genel Başkanı oluduğu belirtilerek, milletvekili dokunulmazlığına sahip olan Kılıçdaroğlu ’nun dokunulmazlığının kaldırılması için 10 Ağustos 2016 tarihinde TBMM ’ye gönderilmek üzere Adalet Bakanlığı Cezaişleri Genel Müdürlüğü ’ne fezleke yollandığı belirtildi.
DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILINCA…
Yargı Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ’nün 21 Haziran 2016 tarihinde yolladığı yazıda 6718 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun zarfında operasyon tamamlanmak üzere dosyayı kendilerine geri gönderdiği belirtilmiş iddianamede, iade ile birlikte soruşturmaya devam edildiği hatırlatıldı.
KILIÇDAROĞLU ’NUN VEKİLİ TAKİPSİZLİK KARARI VERİLMESİNİ İSTEDİ
Kemal Kılıçdaroğlu ’nun vekili aracılığı ile bu soruşturma zarfında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ’na yazılmış beyanda bulunduğu açıklanmış iddianamede, “Beyanında, soruşturmanın Anayasa ’nın 83. Maddesine açıkça tutarsız olduğu, eleştirilerinin tamamının haklı ve yerinde olduğunu, ıspat hakkını kullanarak iddiların tarafınca ıspatlanacağını, açıklamasının açıklama özgürlüğü kapsamında görülmesinin zorunlu olduğunu, bu nedenle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini” istediği belirtildi.
İddianameye şöyle devam edildi:
“Hakkında soruşturma yapılan bir milletvekili ve bununla birlikte ana muhalefet partisi genel başkanıdır. Günlük siyasi konularda gösterme açıklaması mutlaka yapabilmeli ve bu hususta kabul edilebilir açıklama özgürlüğü sınırları geniş tutulmalıdır. Yeniden siyasetçilerin AİHM ’nin oturmuş içtihatlarında da kabul edildiği gibi makul eleştiri sınırları hususunda, banal bir kimse ile karşılaştırıldığında, bu sınırların geniş olduğu kabul edilmelidiri. Ama bu bağımsızlık Anayasamızın 17. Maddesi zarfında herkesin fiziksel ve manevi varlığını koruma hakkı da gözetilerek yorumlanmalıdır. Devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan kişisel haysiyet ve itibara keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü şahısların saldırılarını önlemekle yükümlüdür. Kaldı fakat müşteki siyasetçi de değildir. Kemal Kılıçdaroğlu vekili yazılmış savunmada kullanılan ifadelerin AİHS ’nin 10/2 maddesi ve Anayasa ’nın 26. Maddesi dahilinde değerlendirilmesi gerektiğini belirlemişse de, AİHM ’in 22 / 02 / 2005 tarihli Pakdemirli / Türkiye davası kararında dobra dobra belirtildiği gibi, ‘… Bu durumda AİHM, söz konusu konuşmanın içeriği ile ilgili olarak, başvuranın kullanmış olduğu bir takım kelimelerin (palavracı, iftiracı, rahat kafalı) siyasi bir tenkit olmaktan çok bir hakaret olduğunu gözlemlemektedir. Polemik gibi görünen ve emin ölçüde asılsız bir kişisel hamle taşıyan bu sözlerin içindeki bir manzara kapsamında çözümlenebilmesi zordur. ’ AİHM bu şekilde söylenmesinde yükümlülük bulunmayan, küstah, incitici ifadelerin kullanılmasını açıklama özgürlüğü dahilinde görmemiştir. Soruşturma konusu ifadelerde müşteki gırtlağına kadar yolsuzluğa bulaşmış birey, ahlaki değeri sıfır olan kişi olarak suçlanmıştır.”
2 YIL 8 AVUÇ IÇI DEĞIN HAPİS CEZASI İSTENİYOR
İddianamede, Kemal Kılıçdaroğlu ’nun müşteki Necmeddin Bilal Erdoğan ’a “Basın aracılığıyla alenen hakaret” ettiği belirtilerek, 4 aydan 2 sene 8 avuç içi değin hapis cezası istemiyle yargılanması istendi.
İddianamenin gönderildiği Bakırköy 50 Asliye Ceza Mahkemesi, 15 gün içinde iddianamenin kabulü veya reddi yönünde karar vermesi bekleniyor.
ERDOĞAN ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇİNDE KILIÇDAROĞLU HAKKINDA TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Kadir Yılmaz, aynı konuşmada o vakit Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ’ın şikayeti üstüne hakkında soruşturma başlatılan Kılıçdaroğlu hakkında, Erdoğan ’ın şikayetinden vazgeçmesi üstüne takipsizlik kararı verildi.
Takipsizlik şu görüşlere yer verildi:
“Soruşturma konusu yapılan sözlerin rahatsız ediği olduğu konusunda tereddüt yoktur. Hakkında soruşturma yapılan siyasetçi kimliği, mağdurun olayla ilgili birlik ve beraberliğin tahkim edilmesi, siyasi hayatta en düşük nezaketin daimi tesisi nedeniyle şikayetten vazgeçmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde, Kemal Kılıçdaroğlu hakkında adli yönden kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.”