◊ Müzikten oyunculuğa geçiş nasıl bir tecrübeydi avantajlarını yaşadınız mı?
– Nicole Scherzinger: Birbirine yakın iki sanat dalı gibi görünse de bu çok büyük bir dönüşümdü.

◊ Neden?
– Nicole Scherzinger: “Dirty Dancing” benim ilk başrol deneyimim. İtiraf etmek gerekirse de başlarda korkunç bir deneyimdi.
Çünkü müzisyen olarak yaratıcı kontrol tamamen benim elimde, sahnedeki dünyayı ben yaratıyorum.
Ne giyeceğimden nasıl makyaj yapacağıma, sahnedeki şovuma kadar her detay benim kararım…
Ama sette durum farklı, her şeye başka insanlar karar veriyor; ne giyeceğim, nerede duracağım, saçımın şekli, hatta nereye bakacağım…
Bir noktadan sonra “yeterrrr” diye haykırmak geldi içimden (gülüyor).
Alışık olmadığım bu durum ilk başlarda çok incitici gelmişti. Setteki ilk günümde, dans stüdyosu sahnesinde “İyi şanslar” demem gerekiyordu, öldüm sinirden.
O laf bir türlü doğal görünmüyordu, oynadığım çok belliydi çünkü. Sonuçta tüm günü o söz için harcadık, yüzlerce farklı şekilde söyledim. İlerleyen günlerde oyuncu arkadaşlarımın da yardımıyla rahatladım.
Özellikle Abigail’den çok şey öğrendim.

“BAYWATCH”A SEÇİLMEYİNCE “HAYATIM BİTTİ” DEDİM

◊ Oyuncu seçmelerine katılmanız gerekti mi bu proje için?
– Nicole Scherzinger: Evet ama aslında başka bir filmin seçmelerine gidiyordum.

◊ Hangi film?
– Nicole Scherzinger: “Baywatch” (Sahil Güvenlik)… O rolü alamadım.
“Tamam hayatım bitti, dünyanın sonu, ‘Sahil Güvenlik’te olamayacağım” derken, bir hafta sonra bu rol geldi.
Şarkı söyleyip dans edebileceğim hem de oyunculuk yapabileceğim bir roldü.
Zaten uzun zamandır böyle bir proje bekliyorum.
Okul gibi bir deneyim oldu benim için.

◊ Ne kadar yaklaşmıştınız “Sahil Güvenlik”teki role?
– Nicole Scherzinger: Son ikiye kalmıştık, ben ve rolü alan kız… Priyanka Priyanka (Chopra) değil ama. Ten rengi benim gibi olan diğer kız.
Neyse, onun kısmetiymiş. Dediğim gibi peşine hemen bu işin gelmesi tüm üzüntümü unutturdu.
İçinde aşk, müzik, romantizm yani sevdiğim her şeyin olduğu bir projeydi, daha ne isteyebilirim ki!

ROLÜ ALDIĞIMI SÖYLEYİNCE ANNEM AĞLAMAYA BAŞLADI

◊ 1987’de gösterime giren orijinal filmin baş karakterleri Johnny ve Baby, sinemada ikonik birer karakter oldu. Siz de televizyon versiyonunda Baby’yi oynuyorsunuz. Dans dersleri aldınız tamam ama filmin en can alıcı sahnesi olan o kaldırış hareketini merak ediyorum asıl…
– Abigail Breslin: Ahh hiç sorma, gözümü en korkutan hareketti.
Korku içinde ama bir o kadar da heyecanla öğrendim.
Beceremeyip dans stüd-yosundan hışımla çıktığım çok oldu ama düşmeden öğrenmeyi başarabildim.
Hem psikolojik hem de fiziksel açıdan sağlam ellere emanettim.

◊ Orjinal film yayınlandığında doğmamıştınız bile… Bu rol geldikten sonra mı izlediniz filmi?
– Abigail Breslin: Annemin favori filmiydi, o yüzden çocukken izemiştim. Daha doğrusu annem izletmişti. Çocukken arsız, afacan bir velettim.
Annemin seçtiği filmi izlemeyi dudak bükerek kabul etmiştim ama ilk 5 dakikadan sonra yerime çakılmıştım tam anlamıyla…
Kimbilir annemin kaçıncı izleyişiydi. Bana “Eğer bu filmi yeniden yaparlarsa ve Baby rolünü sen oynarsan, mutluluktan ölürüm herhalde” demişti. Rolü aldıktan sonra annemi aradım, telefonda ağlamaya başladı. Anne-kız sohbeti gerçek oldu, bu çok özel bir anı benim için.

TAM BiR MÜZiKAL FANATiĞiYiM KEŞKE O TEKLiF GELSE

◊ Filmin soundtrack’i “The Time of My Life” Grammy, Oscar ve Golden Globe kazandı. Benim de çok sevdiğim bir şarkı. En son ne zaman çok eğlendiniz ve “Time of my life” (Hayatımın en güzel anı) dediniz?
– Nicole Scherzinger: Gülmek ve yargılamak yok ama… Asla yapmam dediğim bir şey yaptım Tony Robbins seminerine gittim. “I am not Your Guru”yu izledin mi? İnsanlar hopluyor zıplıyor, kendinden geçiyor. Ben de “Bu nedir Allah aşkına?” dediğim her şeyi yaptım o seminerde. Önyargılarımı kırdım ve gerçekten çok eğlendim.

◊ “Wicked” müzikalinde yer alacağınıza dair söylentiler var…
– Nicole Scherzinger: Keşke söylenti değil de gerçek olsa ama şimdilik yok öyle bir şey. Tam bir müzikal fanatiğiyim, kesinlikle “hayır” demeyeceğim bir teklif olurdu.

BiRi 80’LER DiYOR DiĞERi HiP-HOP’ÇI

◊ Filmde yaz aşkı var, müzik var, dans var… Siz hangi tür müzikler dinliyorsunuz?
– Abigail Breslin: 80’lerin müzikleri en sevdiklerim… Ne olursa olsun, 80’lerden olsun.
– Nicole Scherzinger: Benim en sevdiğim müzik türü hip-hop. Bir de davul sesi ve ritmi beni hemen hareketlendiriyor.

◊ Oyunculuk dışında hakim olduğunuz başka bir konu var mı?
– Abigail Breslin: Çok iyi bir “Law and Order” izleyicisiyim (gülüyor).
Şaka bir yana, koyu hayranıyım dizinin ve onunla ilgili her soruya anında cevap verebilirim. Kötü bir örnek oldu ama böyle işte…