Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsü esnasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik suikast girişimine ilişkin Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Deniz Hava Üs Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma’nın emriyle helikopterlere yakıt ikmali yapıldığı bildirildi.

2 polisin şehit edildiği suikast girişimine ilişkin Muğla 2. Ağır Canice Mahkemesince kabul edilen 211 sayfalık iddianamede, Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığında helikopterlere yakacak verilmesiyle ilgili askeri personelin beyanları da yer aldı.

İddianamede, Marmaris ilçesine intikal ederek şüphelileri eylemin yapılacağı otelin yakınına indiren 3 helikopterin, indirme işlemini müteakip yakacak sıkıntısı çektikleri, başta şüpheliler Ali Aktürk ile Davut Uçum’un bulunduğu “Sikorsky” tipi helikopterin yakıt ikmali yerine getirmek üzere Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığına yöneldiği, bu askeri birliğin komutanının albay rütbesindeki şüpheli Cenkbahadır Avcı olduğu belirtildi.

Avcı’nın, İl Jandarma Alay Komutanı şahit Yavuz Özfidan, Dalaman Hava Üs Komutanı tanık Murat Selçuk Çol, durum sırasında Hava Üs Komutanlığında bulunan Korgeneral Yılmaz Özkaya ve Muğla Valisi Amir Çiçek göre aranarak, birliğe intikal eden herhangi bir hava aracına yakıt ikmali yapmaması konusunda uyarıldığı vurgulanan iddianamede, 16 Temmuz saat 03.50’de arkadaş-düşman ayrımı yapılmasını karşılayan IFF bilgilendirme sistemini kapatarak kimlik bildiriminde bulunmayan ve çağrılara yanıt vermeyen “Sikorsky” tipi helikopter tarafından Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığından yakıt başvurusunda bulunulduğu açıklama edildi.

İddianamede, helikopterin birlikte yer alan meydana iniş yaptığı ama yakacak ikmal talebinin karşılanmaması üstüne havalanarak bir süre havada beklediğine muhabere edilerek, helikopterin, yakıtın kritik seviyede bulunması nedeniyle benzer meydana inerek yakıt ikmali talebini yinelediğine değinildi.

“Tezcan Kızılelma’nın emrini yerine getirdiklerini söyledi”

İddianamede, İl Jandarma Alay Komutanı olan şahit Yavuz Özfidan’ın, Marmaris’te otele hamle bilgisinin gelmesi üstüne helikopterlerin nereye ait olduğunu belirleyebilmek için Deniz Hava Üs Komutanı Cenkbahadır Avcı ile konuştuğu belirtildi.

Özfidan’ın ifadesinde şu görüşler yer aldı:

“Bu subayların hepsi bana laf konusu saldırıyı yapan helikopterlerin kendilerine ait olmadıklarını belirtti. sonra bu otele saldırgan helikopterlerin Deniz Üs Komutanlığına gittiğini tespit etmemiz üzerine Cenkbahadır Avcı ile ben görüştüm ve bu helikopterleri alıkoymasını, yakıt ikmali yapmamasını sıkı sıkıya söyledim. Hatta kriz merkezinde içerideki odada aradığım sırada Sayın Vali de yanımdaydı. Kendileri telefonu alarak bu helikopterlerin atak yaptığını ve muhakkak yakıt ikmali yapmaması gerektiğini kişisel olarak söyledi.

Ben o gece Cenkbahadır Avcı ile fazla sayıda telefon görüşmesi yaptım. Ben ısrarla Marmaris’teki baskına katılan helikopterler olduğunu söyledim ve yakıt ikmali yapmamasını ifade ettiğimde kendisine Tuğamiral Tezcan Kızılelma’nın dikte verdiğini ve yapacağı bir şey olmadığını söyledi. Özellikte Tezcan Kızılelma’nın emrini yerine getirdiklerini ifade etti.”

“Helikopterdeki şahısların inerek teslim olmaları yönünde çağrıda bulundu”

Dalaman Hava Meydan Komutanı şahit Murat Selçuk Çol ise ifadesinde, helikopterin gece 03.50 sıralarında Dalaman Deniz Üs Komutanlığına iniş yaptığını, benzer anda kendilerinin de Guard kanalından helikopterdeki şahısların inerek teslim olmaları yönünde çağrıda bulunduklarını anlattı.

Teşhis tanımanın net olarak yapılamaması nedeniyle Korgeneral Yılmaz Özkaya kadar helikopterlerden alev açılması durumunda ateşle karşılık verilmesi konusunda zorunlu tedbirlerin alınması emri verildiğini kaydeden Çol, şunları anlattı:

“Bu esnada helikopterin Deniz Hava Üs Komutanlığından yakacak başvurusunda bulunduğu bilgisi bize geldi. İnen helikoptere müdahale için Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığı göre birliğimizden ekip talebinde bulunuldu ve güvenlik ekibi isteği tarafımızdan karşılandı. Bu helikopter yakıt verilmeden havalandı. sonradan aynı helikopter olduğu değerlendirilen helikopter aynı yere iniş yaptı. Ben Deniz Üs Komutanı Bahadır Albay’ı cep telefonundan arayarak helikoptere kuşkusuz yakıt verilmemesini, bunların arkadaş olmadığını ve kuşkusuz yakacak verilmemesi gerektiğini belirttim. 

“Kule teslim ol çağrısı yaptı”

Dalaman Hava Meydan Komutanlığında ödev yapan şahit Gürkan Dirik de ifadesinde, ışıkları kapalı bir helikopterin alçak uçuş yaparak Deniz Üs Komutanlığına içten yöneldiğini gördüğünü, durum öncesinde de cep telefonu ile iniş yapacak helikopterlere yakacak verilmemesi konusunda açıklamalar verildiğini söyledi.

Kulenin helikoptere “Teslim ol” çağrısı yaptığını anlatan Dirik, şunları dile getirdi:

“Fakat yanıt gelmedi. Korgeneralimize helikoptere alev edip etmeyeceğimizi sordum. Kendisi bana helikopteri kimliklendiremediğimizi, dost mu, düşman mı bilemediğimizi, bu nedenle ama helikopterden ateş edilmesi durumunda helikoptere ateş açılması gerektiği talimatını verdi. Deniz Üs Komutanlığına inen helikoptere yakıt verilmeyince helikopter oradan havalandı. Bir süre daha sonra bir helikopterin daha iniş yaptığını öğrendik. 

“Kızılelma bana kalırsa aradı”

Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığında ödev yapan tanık Belli Keskin, helikopterin ikinci defa hava üssüne iniş yaptığını gördüğünü, ardından odasına çıkarak üzerini giyindiği esnada ofis telefonunun çaldığını, arayan kişinin Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma olduğunu anlattı.

Belirgin, şunları belirtti:

“Beni aramasının sebebi Dalaman Deniz Hava Üs Komutanı Cenkbahadır Avcı’ya ulaşamamış olması sebebidir. Ben de Deniz Hava Üssü’nün 2. Kıdemli Subayı olmam sebebi ile kendisi beni aramıştır. Bana bizzat telefonda ‘Deniz Hava Üssünüze inen o helikopterlere yakacak verilebilir’. Ben baştan ısrarla ‘Yakacak vermemizi istiyor musunuz?’ dedim o da hitaben ‘Evet, verebilirsiniz.’ dedi ve telefon konuşmamız sonlandı. Ben de birlik içindeki telsiz ile Deniz Hava Komutanımızın üssümüze inen helikopterlere yakacak verebileceğimiz şeklindeki talimatını Deniz Hava Üs Komutanı olan Cenkbahadır Avcı’ya ilettim. sonradan askeri tulumumu giyerek helikopterin bulunduğu yere gittim. O sırada komutanımız Cenkbahadır Avcı, talimatın doğruluğunu doğrulama etmek için telefon görüşmesi yapıyordu.

Sonra anladığım kadarıyla Deniz Hava Üs Komutanı olan Cenkbahadır Avcı, teyidi aldıktan sonra yakıtı verme işlemine geçildi. Yakacak tankerinin hortumu helikopterin yanına getirildi. Bu yakacak tankerini İlker Özkaraduman’ın personeli olan, ismini ve soyismini bilmediğim bilirkişi bir arkadaş yakacak tankerini kullanarak helikopterin yanına getirdi. Helikopterin yakıt makinisti olmaması nedeni ile de üssümüzde yer alan yine ismini ve soyismini bilmediğim astsubay olduğunu bildiğim bir arkadaş, yakacak tankerinin hortumunu helikoptere irtibatladı ve yakıt ikmali yapıldı.”

“Tüm birliğini silahlandırmıştı”

Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığında ödev yapan şahit Savaş Cenik de helikopterin Deniz Hava Üs Komutanlığına indiğini ve Üs Komutanı Cenkbahadır Avcı’nın takviye için kendilerinden yardım istek ettiğini anlattı.

O sırada da kulenin ilk helikoptere, “Yakacak verilmeyecek, motor durdur, helikopteri terk et.” şeklinde talimat verdiğini anlatan Cenik, şu ifadeleri kullandı:

“Ben bunu telsizden duydum. Sonrasında olay yerine gittiğimde birincil helikopter yakıt ikmali yapmadan kalkmıştı. Bunu da ben tekrar telsizden, kuleden öğrendim. Saat yaklaşık olarak 03.30 gibiydi. Ardından helikopterleri denetleme için uçuş hattı kadar Deniz Üs Komutanlığına geçtim. Beni orada nöbetçileri karşıladı. Bahadır Albay’ı cep telefonu ile aradım. Takviye ihtiyacını yine görüşürüz yanına gittim. Gördüğüm manzara, bütün birliğini silahlandırmıştı. bu arada ikinci bir helikopterin yaklaştığı bilgisi kuleden telsiz üzerinden geldi. Ben bu sırada Cenk Albay’ın yanındaydım. Cenk Albay, bu helikopterle de çatışmayı göze almıştı. Zorunlu silah donanım donanımını yapmıştı ancak bu helikopterin pilotlarının motoru durdurup dışarı gelmeleri sebebi ile ve Cenk Albay’ın da kendi deniz hava üs komutanından yakıt ikmali yapılması emrinin gelmesi sebebi ile helikopterin personeli ile çatışmaya giremedi. 

“Bu helikopterlerin takipçi helikopterler olduğunu, darbeci olmadığını söyledi”

Ben sonradan durum yerine, Bahadır Albay’ın yanında gittim. Bu sırada pilotlar, ‘Bize de ödev veriliyor, bahşedilen görevi yapıyoruz, sadece yakacak istiyoruz, peşine düşüp takip görevindeyiz.’ gibi ifadeler kullandı.

Bahadır Albay komutanımızla görüştü, Bahadır Albay’ın kendisine komutanımız sonradan bildiğim kadarıyla piste inen helikopterlerin darbeci helikopter olabileceği, yakacak verilmemesi gerektiğini söylemiş. Bahadır Albay da bizim Murat Çol Albay’a, ‘Deniz Kuvvetlerinin yakıt verilmesi yönünde talimatı olduğunu, bu helikopterlerin takipçi helikopterler olduğunu, darbeci olmadığını’ söyledi ve Bahadır Albay tekrardan kendi deniz hava üs komutanına döndü. ‘Komutanım yakıt vermeyin, şeklinde bilgiler var ne yapalım?’ diye emir almaya çalıştı.

O sıralarda da yakacak ikmali yapılmaya başlanmış olabilir, tamamen bilemiyorum. O arada ben oradaki durumu bizim komutana izah etmek için Savaş Hareket Merkezine döndüm. Bu sırada helikopter 10 dakika içinde hareket etti. Ben Savaş Hareket Merkezine döndüğümde Komutanımız Murat Çol Albay, Hava Kuvvetleri Değerlendirme ve Denetleme Başkanı Korgeneral Yılmaz Özkaya ile birlikteydi. Yılmaz Komutanımız da şüphesiz helikopterlere yakıt ikmali yapılmaması talimatını verdi. O sırada zaten helikopter kalkmıştı.”

sonradan komutanlarının geldiğini bildiren Karaduman, “Komutanımızın bir elinde cep telefonu, bir elinde telsiz vardı. Komutanımızın yanında olayın vehameti ile sürekli bir yerlere talimatlar verirken kendisini göremediğim oysa net bir şekilde kendisinden duyduğum, muhtemelen bakım komutanlığı personeli gelerek, ‘Komutanım Tezcan Amiral aramış, yakacak verebilirsiniz.’, yaklaşık 30 saniye sonradan ikinci kez ‘Komutanım Tezcan Amiral, Emin Yarbay’ı aramış, helikoptere yakacak verebilirsiniz.’ dedi. Bunu ben bana kalırsa duydum. daha sonra komutanımız, ‘Fatih, helikoptere yakacak verin.’ diyerek emir verdi.”

Helikopterlerin “darbeci” olduğunu biliyordu

İddianamede, tanık ifadelerine de dayanılarak kesin olmayan Cenkbahadır Avcı’nın yakıt ikmali talep eden helikopterin darbe girişiminde bulunan kişilere ait olduğunu bildiği halde bu helikoptere yakıt ikmali yaptığı kanaatine varıldığı yer aldı.

İddianamede, saat 04.35’te yakıt ikmali yapılan “Sikorsky” tipi helikopterin şüphelileri geri alabilmek için baştan Marmaris ilçesine yöneldiği, güvenilmez Şükrü Seymen’le kurulan telefon irtibatı ve yerde bulunan şüphelilerin flaşörle yer bildirimi yapmaları üzerine şüphelileri alabilmek için alçaldıkları, helikopterde bulunan kesin olmayan Haldun Gülmez’in ise kullanımındaki makineli tüfek ile yerde konuşlanan emniyet güçlerine dürüst ateş etmeye başladığı, bu alev neticesinde müştekilere ait taşınır ve taşınmaz mal varlıklarında zararlar husule geldiği, şüphelinin de ifadesinde yaklaşık 200-250 el civarında alev ettiğini söylediği yer aldı.