TBMM FETÖ ’nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Sözcüsü, AK Parti İstanbul Milletvekili Mihrimah Belma Satır, “FETÖ Türkiye ’nin her uygun… Her kuruma bir şekilde sızmış bir yapı. Yurt dıştan faaliyetleri de önemli şekilde devam ediyor” dedi.

Komite olarak kurumlardan istedikleri belgelerin gelmeye devam ettiğini gösteren Satır, ilk tespitlerinin TÜBİTAK, Diyanet İşleri Başkanlığı, YÖK ve TSK ’ya dair olduğunu söyledi. TÜBİTAK ’ın “üzerine vazife olmamasına karşın” millet kurum ve kuruluşlarına yazılım hazırladığını gösteren Satır, FETÖ yapılanmasının TÜBİTAK ’a nokta atışı yaptığını vurguladı. Satır, “Örgüt, TÜBİTAK ’ta bir sistem kurmuş. Bilim ve teknoloji adına çalışma yapması gereken kurum, tutmuş ulus kurum ve kuruluşlarına yazılım yapmış. Çalıştığı halk veya benzeri halk kuruluşları olduğunu için bunun pazarlığını da yapmamış; bir liraya yapılması gereken işi 10 liraya yapmış. TÜBİTAK ’taki paraların nereye gittiği de esasen araştırılmalı. Bu yazılımlarla kamuda usulsüzlüklerin de araştırılması gerekiyor. Biz bunu araştıracağız” diye konuştu.

Akademik personelin yükselmesi için İngilizce sınavlarını geçmeleri gerektiğini hatırlatan Satır, ancak YÖK ’te bilhassa 2013-2015 arasında doçentlik sınavlarına İngilizce sınavlarında sistem değişikliğine gidildiğine dikkati çekti. Satır, “10 defa İngilizce sınavlarına girip kazanamayanlar var lakin FETÖ ’ye ait vakıf üniversitelerinde imtihan sistemi değişikliğiyle İngilizce sınavını geçip önce doçent, sonrasında 5 yıl bekleyip profesör olmuşlar” değerlendirmesini yaptı.

‘YETIM ’E SORULMAMIŞ ’

FETÖ ’nün darbe girişiminde manâlı isimlerinden Adil Kimsesiz ’ün 15 Temmuz ’dan önce yurt dışına 100 defa gittiğini gösteren Satır, şöyle devam etti:

“Olağan şartlarda bir devlet memuru yurt dışına, hatta şehir halkı dışına çıkarken uyması gereken prosedürler var. Amirine haber verip izin alması gerekiyor. Lakin FETÖ ’cüler hiçbir şekilde haber vermeden, müsade almadan çıkmış. Üniversitelerde, izin prosedürü işletilmemiş. Konuyla ilgili sorumluluk yalnızca siyasetçiler veya yöneticilerde değil, her kurum yöneticisinindir. Öksüz 100 kere yurt dışına gitmiş. Kimse ‘niye, nereye gidiyorsun? ’ diye sormamış. Bunların sorumlusu siyaset kurumu değil, kurumların yönetimsel amirleri.”

Komisyona gelen bir takım komutanların “biz uyardık, şunları yaptık” demelerinin bir anlamı olmadığına göze çarpan eden Satır, kendilerinin yönetimsel soruşturma açılmak, peşine düşüp takip etmek ve sonucuna kadar cinayet verme ya da ihraç etme yetkisi bulunduğunu bildirdi.

Satır, Diyanet Işyeri Başkanlığı ’nda da tespitleri olduğuna değinerek, “FETÖ ’cü olduğu 17-25 Aralık ’tan daha sonra saptama edilen kişiyi valilik marifetiyle görevden alıyoruz, Diyanet İşleri Başkanlığı kent merkezinden alıp o kentte bir köye gönderiyor. Mesuliyet bir kişi veya kurumun değil, bütün kurumlarındır” dedi.

‘FAALİYETE DEVAM ’

Komisyonun soruşturma değil, araştırma komisyonu olduğuna işaret eden Satır, şart tespiti yapıp yeniden aynı durumla karşılaşmamak için öneriler getirmek üzere kurulduğunu, bunu da raporu yazmadan yapmaya başladıklarını ifade etti. FETÖ yapılanmasına ilişkin halen operasyon, soruşturma, kovuşturma ve yargılamaların sürdüğünü vurgulayan Satır, yapılanlara yardım anlamında hazırlayacakları raporda manâlı tespit ve önerilerin olacağını belirtti.

Satır, “FETÖ Türkiye ’nin her uygun… Her kuruma bir şekilde sızmış bir inşa. Yurt haricen faaliyetleri de ciddi şekilde devam ediyor. Darbeyi yurt haricen Oyun olarak gösteriyorlar” diye konuştu.