Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İslam İşbirliği Teşkilatı Idareli ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) toplantısında Batı’ya sert mesajlar verdi. Erdoğan, yarın Avrupa Parlementosu’nda Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik müzakereleri için için yapılacak oylamaya ilişkin  “Yarın Avrupa Parlamentosunda bir buluşma olacak ve Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik müzakereleri için oylama yapacaklarmış. Peşinen ifade etmek isterim ancak acilen buradan söylüyorum, ekranları başında izleyen bütün dünyaya sesleniyorum: Sonuç ne çıkarsa çıksın bu oylamanın bizim nezdimizde hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur.Bu ülkenin istikbali orada ellerin havaya kalkıp inmesi ile değişecek değildir.”  ifadelerini kullandı.

İslam dünyası üstünde oynanan oyunlara uyarı çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan kritik bir çağrıda bulunarak “Artık sesimizi ve tepkimizi yükseltmemiz gerekiyor.Daha pozitif dayanma edemeyiz. Çünkü biz tepkimizi ortaya koymazsak bu tavrın sahipleri daha fazla cesaret bulacaktır” dedi.

İşte o konuşmadan satır başları

“Çocuklarımıza daha iyi bir gelecek sağlayabilmek için bugün buradayız. Meselelerimizi gönlümüz ve dilimiz arasına perde koymadan konuşmak için buradayız. Rabbimden bu toplantımızı bereketlendirmesini niyaz ediyorum.Katkı sunacak tüm kardeşlerimize şimdiden teşekkür ediyorum.

DÜNYANIN YÜKÜNÜ SIRTIMIZDA TAŞIYORUZ

İçinde bulunduğumuz alan uzun süredir buhranlarla boğuşuyor. Devletleri tepetaklak eden büyük depremlerin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Bu süreç hepimizi etkiliyor. Bu krizlerin hemen hemen tamamı İslam ülkelerinde vuku buluyor. Dünyanın yükünü az daha bizler sırtımızda taşıyoruz.Suriyeli çocuklar, Filistinli mazlumlar acı sonuçlarla yüzleşiyor.

BİZE DEMOKRASİ DERSİ VEREN ÜLKELER…

 Aklımızın alamayacağı hadiseleri televizyon ekranlarında gördükçe kahroluyoruz. Doğu Halep’teki sivillere yardım veren hastane de rejim ve destekçileriyle enkaza çevrildi. Akdeniz’in karanlık suları 5 bin mazluma mezar oldu. Suriye ve Irak’ta göçe zorlanan 10 bin çocuğun nerede, kimin elinde olduğu bilinmiyor. Bize her seferinde demokrasi dersi veren ülkeler kendilerine sığınan çocuklara bakmaktan acizler. Onları dikenli tellere mahkum ediyorlar.  Şahit olduklarımız karşı umut pınarlarımızın kuruduğunun da farkındayım Şunu unutmayın sınav ne dek ağır ise ödül de böylece büyüktür.Atalarımız kul sıkışmayınca hızır yetişmez derler, yani sıkıntıda olan dara düşen kendisine inanan insanları ulu Allah darda koymaz. Onlara en baskı anlarında mutlaka yardım eder. Kendi mazimiz her tarafında sayısız kere şahit olduk.

MİLLETİN İRADESİNİZ GASPA ÇALIŞTILAR

40 yıllık siyasi hayatımızın en baskı dönemlerinde Allah’ın rahmetini daima yanımızda hissettik. Bunun en son örneği 15 Temmuz gecesi yaşadıklarımızdır. O gece silahlı kuvvetlerimizin içine sızmış bir avuç terörist kendilerine milletimizin emaneti olan silahları millete çevirdiler. Ellerindeki tüm silahlarla milletin meşru hükümetini yıkmaya çalıştılar. 248 vatandaşımız şehit oldu.  Karanlık başlayan bir gecenin sabahı apaydınlık oldu. Geleceğini kaybetme riski ile karşı karşıya olan ülkemiz daha demokratik bir geleceğe yöneldi. F-16’lardan yağan bombalar ve silahlarla taranan halk onlardan kaçmadı. Tam aksine onların üzerine üstüne gitti.

SADECE TÜRKİYE İÇİN TEHDIT DEĞIL…

Buradan defalarca söylüyorum, FETÖ ve kendinin mehdi olduğu hezeyanına kapılan Pensilvanya’daki elebaşı sadece Türkiye için değil bulunduğu her ülke için korkutma. O ülkelerin idareci çocuklarını kendi okullarında büyük bir başlıca okutuyor. Bu çocukların tümü o ülkenin devletin üstteki makamlarında atama alacaklar. Üst kademelere gelmeye başladılar. Hatta bir lider “bir parça başına özel kalemime girmiş bilmiyordum, siz söyleyince farkettim” dedi. Kardeşiniz olarak biz yaşadığımız darbeyi sizlere açıklamak zorundayız. Bizde 40 sene çalıştılar. Bu örgüt günümüzün neo haşhaşileridir.

SONUÇ NE ÇIKARSA ÇIKSIN…

15 Temmuz gecesi büyük değerinde ödeyen milletimiz batı tarafından haksız eleştirilere maruz kaldı. Bu ırk beğenilmek yerine cezalandırılmaya çalışıldı. Bu ikiyüzlü tavır hala devam ediyor. Türkiye’ye yönelik algı operasyonları giderek artıyor. Yarın AP’de Türkiye’de oylama yapacaklarmış. Buradan Tüm dünyaya sesleniyorum. Netice ne çıkarsa çıksın bu oylamanın bizim gözümüzde hiç bir kıymeti, harbiyesi yoktur. Bu ülkenin istikbali orada ellerin havaya kalkıp inmesi ile değişecek değildir. Bu oylamayı hazmetmemiz mümkün değildir. AP’nin böyle bir oylamaya gitmesi bile teröre desteğin göstergesidir. Avrupa ülkelerinin birçok şuan terör örgütlerine yataklık yapıyor.

BÖYLE MANTIKSIZ BİR ŞEY OLABİLİR Mİ?

Gelin artık tavrımızı ortak belirleyelim, sömürülen ülkeler olmaktan çıkalım. Afrikalı kardeşlerim kendileri anlatıyordu Avrupa’nın nasıl sömürdüğünü. Hala devam mı etsinler. Gelin bundan böyle buralarda kendi geleceğimizi kendimiz belirleyelim. Amerikan kongresinin 11 Eylül için aldığı kararı biliyorsunuz. Bu iki kuleyi Suudi Arabistan vurdu. Dava isteyen açabilir dediler mi dediler. Böyle lâf anlamaz bir şey olabilir mi? Her ülkeden terörist çıkar mı çıkar. Nasıl oluyor da bir ülkeyi cezalandırıyorsun? Bakın yeni bir adım daha atıyorlar, yeniden Amerika. Kuveyt Türk bunların bankalarıyla ilgili teröre takviye verdikleri düşüncesiyle ilgili benzer oyunu yapıyorlar.

ARTIK SESİMİZİ YÜKSELTELİM

Bunları yakın takibe olmak lazım. Oyun yine İslam ülkeleri üzerinden. Yani biz terörist yetiştiriyoruz, onlarda böyle bir şey laf konusu yok. Bütün bu kararlar çifte standarttır. Her geçen gün Müslümanlara karşın saldırılar artıyor. Camilerimizi yakıyorlar. Müslüman kardeşlerimizin üstüne saldırıyorlar. Bütün bunlar Avrupa’da batıda oluyor. Artık sesimizi ve tepkimizi yükseltmemiz gerekiyor.Daha pozitif tahammül edemeyiz. Çünkü biz tepkimizi ortaya koymazsak bu tavrın sahipleri daha pozitif yiğitlik bulacaktır.

ŞİMDİ TRUMP’A YAZDIRAN KIMSE DİYORLAR

Biz susarsak eli kanlı tiranları kırmızı halılarda ağırlamayı kendilerini eleştirenleri diktatör olarak yargılamayı sürdürecektir. Eğer bunlar birine diktatör diyorsa kendimce iyidir. Orada bütün tersini düşüneceksin. Çünkü onların çıkarlarına gelmiyor. Amerika bir seçim yaşadı, hesap tutmadı. Hesap farklıydı. Seçimi Trump kazandı. Amerika’da, Avrupa’da sokaklara döküldüler dikte eden kimse demeye başladılar. Sandık demokrasi değil mi, sandıktan çıkana niçin hürmet duymuyorsunuz. Hadi saygı duyun. Bize de Müslümanların alehine konuştu diyorlar, bugün konuşulur sonradan bu hatalı düzeltilir. Bizim oyuna gelmemiz lüzumlu. Demokrasi diyorsan sandıktan çıkan neticeye saygı duyacaksın.

TÜM ÇALIŞMALARA KADIN ELİ DEĞMELİ

Siyasi gelişmeler ekonomiyi de etkiliyor. Ticarette 2012’den beri önemli bir yavaşlama eğilimi görüyoruz. Son derece kayda değer bugün yaptığımız İSEDAK toplantısı da. Çözüm üretebilme kapasitemizi ortaya koymalıyız. Nisan ayında İslam coğrafyasıyla sorunlar ve çözümlerini konuştuk. Gençlik ve Spor’dan sorumlu toplantımızın Müslüman gençler için bahtı açık olmasını diliyorum. Bayan Forumu da bir ilki teşkil ediyor. Bu toplantıya da katıldım. Bayan Forumu’nun oluşturulmasını önemsiyorum. Bütün bu çalışmalara kadın elinin değmesinin yararlı olduğuna inanıyorum. İSEDAK zarfında yürütülen çalışmaları da aza ülkelerle paylaştık. Bütün üye ülkelere şahsım adına teşekkür ediyorum. 10 sene her tarafında çalışmalara ışık tutacak işbirliği dökümanını, 2025 eylem planını kabul edip yürürlüğe koyduk.

ÜYE ÜLKELER DESTEKLERİNİ ARTIRMALI

Aza ülkelerimizin desteklerini artırarak devam ettirmeli. Anlaşmazlıkların çözümü için tahkim merkezi teklifim vardı. Bu çerçevede mayısta düzenlene karar gereği TOBB ile tarım odası bir çalışma başlattı. Çalışmanın hızla neticeye erdirilmesini diliyorum. Yoksulluğun azaltılması egzersiz grubunda ele alınmasını dürüst buluyorum. Küresel düzeydeki krizlere aleyhinde dayanıklı ayla getirmeliyiz.”