İstanbul Büyükşehir Belediyesinin Yeni İleri Biyoloji Ile Ilgili Atıksu Arıtma Tesisleri ile Çevre Yatırımları Toplu Başlangıç Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sert açıklamalarda bulundu.

İşte o konuşmadan satır başları:

Arıtma tesislerindeki su park ve bahçelerle sanayide kullanacak. Arıtma sonucu çıkan bu ürünlerde keza İstanbul’umuza katkı maddesi sağlanacak. Büyük Kasaba genelinde 67 kilometreyi bulan nehir ıslahı, sterilasyon tesisi de o kadar çok sorunun çözümüne vesile olacak.Açılışını yaptığımız 19 çöp aracı, 26 yol süpürme arabulucu, 2 çevre kontrol botu da İstanbul’u daha pak ülkü getirecek. Toplam yatırım bedeli 1 milyar 873 milyon lira olan bu tesis ve hizmetleri şehrimize kazandıran Büyükşehir Belediyesi Başkanı ve ekibini tebrik ediyorum.

DEVRİM ÖZELLIĞINDE YENİLİKLER YAPTIK

Selçuklu’dan Osmanlı’ya oradan Cumhuriyet’e uzanan tarihimizde biz  de çalıştık, çabaladık. Önce İstanbul gibi bir dünya şehrine 4,5 yıl belediye başkanlığı yaptım. Hileli adaletsiz bir şekilde terketmek zorunda kalınca Türkiye’nin tamamı için bitmiş milletimizin karşısına çıktık Bizi milletimiz ezici bir ekseriyet yüzde 63’le başa getirdi. 19 Kasım, 14. yılı geride bıraktık. Bir yana içeride dıştan kapan ve engellerle uğraş ederken, bir yandan hizmetler getirmenin çabası içinde olduk. Eğitim, afiyet, enerji, tarımda, savunma sanayide, her alanda köklü değişiklik özelliğinde reformlar yaptık. Cumhuriyet tarihinde yapılanların kat kat fazlasını yaptık. Biz ülkemize, milletimize hizmet için çalışırken birileri de bize çelme takmaya çalışıyor. 2007 Cumhurbaşkanlığı seçimi gerisinde gelen kapatma davası. Arkasından yapılanlar da aynı amaca yönelik.

90 YIL SONRA KURTULUŞ SAVAŞI VERİYORUZ

Hedef neydi Türkiye’yi hızlı yükselme amacından bütün dostlarına, mağdurlara el uzatan bir ülke yolundan alıkoymak. Nerede garip var, biz oradayız. Neresi olursa olsun. Biz oradayız. Kardeşlerim Türkiye bilhassa son 3 yıldır bir alev çemberinden geçiyor. Bu mücadelenin adını doğru düzenlemek gerekli. Cumhuriyet’ten daha sonra yeni bir Kurtuluş Savaşı veriyoruz. Üstelik bu savaşı tek bir cephede değil askeri, siyasi, hesaplı veriyoruz. Seyahat ile çevre hassasiyetini korkutma algısı ile kargaşa çıkarmak istediler. Bu ahlaksızlara sorun bu ülkeye kaç ağaç diktiniz?Biz milyonlarca değil, milyarlarca diktik.

AP’YE SERT YANIT: SANA NE!

(İdam tezahüratları sonrası) Bu konuyla ilgili düşüncelerimi söyledim. Ben Hans’ın George’un ağzına bakarak karar vermem. Ben Hakk’a ve halka yönelerek cevabımı veririm. Halkım idam mı diyor, parlamentoya gelir. Parlamento idam diyorsa bana kazanç ben de onaylarım, bunu açıkladım. Hemen Avrupa Birliği’ndeki birileri niye idam istiyorsunuz, sana ne! Demokrasi ulusal irade değil mi? Milli irade bunu istiyorsa vekillerde bunu istiyorsa yasalara kadar Cumhurbaşkanına kazanç ben de bu istikamette veririm. Benim 248 tane şehidim var. Bekara karı boşamak kolaydır. Bunlar bakımlı. Biz dertliyiz üzgün. Parlamento yakılıp yıkılacak. Binamız bombalanacak, Boğaz Köprüsü bombalanacak. 36 şehidimiz olacak. Utanmadan sıkılmadan böyle bir şey isteyemezsin diyecek.Allah yolunda öldürülenlere ölü demeyiniz onlar diridir, siz bilemezsiniz. Onların şöyle veya böyle demesi önemli değil, siz ne diyorsunuz? 

YENİ TÜZÜK ÇALIŞMALARI

Ulusal irade ne diyorsa odur. Anayasa değişikliği hazırlanıyor. şimdi da görüldüğü kadarıyla iktidar ile MHP ortaklama alıştırma sürdürüyorlar. Temmeni ederim ama isabetli adım atılır. Adımla da tabii rakam yeterli yok. Lakin başlıca muhalefetin içinden de takviye gelirse hallolur. İktidar ve MHP biz yine de milletimize götürelim. Milletimiz ne der ben biliyorum. Kamuoyu araştırmalarında da görüyorum. Yüzde 72 ile nasıl tüzük değişikliği yaptıysa burada da takviye vererek değişikliği yapacaktır. 2014 mali seçimlerinde yine benzer yıl yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Seyahat ile 17-25 Aralık’ın siyasi kısmını yerine getirmek istediler. Milletimiz izin vermediler.

BUNLAR BÖYLE ALÇAK

Önce Güneydoğu Anadolu’da çukur eylemleri yaptılar. Yurttaş ve güvenlik görevlilerimizin şahadetiyle sonuçlandı. Bundan Böyle bunlara gereken dersi birincil yapılacak seçimlerde vermemiz lüzumlu. Suriye ve Irak’taki eylemleri DEAŞ ile ülkemize bulaştırmak istediler. 56 kardeşimizi canlı bomba ile Gaziantep’te şehit ettiler. Bunlar aynı akraba. Bunlar bizim üyelerimiz dediler, alakası değil. 6 yaşındaki yavrunun kolu kopmuş bunlar böyle hain. Bizler tepede olan duracağız.

15 TEMMUZ BİR İŞGAL GİRİŞİMİYDİ

İstihbarat teşkilatlarımızın çalışmalarıyla terör örgütü bekleneni vermedi. Uğraş alanını Türkiye sınırları dışına taşıdı. Celabrus’u DEAŞ’dan kurtardık. Rai’yi kurtardık. El Bab’ı kuşattık. 15 Temmuz saldırıların en alçakçasıydı. FETÖ ihanet çetesi çocuğun çocuğun rızkından keserek namuslarına itimat edilen tankları, topları milletin üstüne sürdü. Türkiye 2 fiili darbe, 2 de darbe operasyonu yaşamıştır. Bunlar halkımızın gönlünde derin izler bıraktı. 15 Temmuz değin ihanet değildi. Türkiye’nin iradesini dış güçlere peşkeş çekmiş güruhun işiydi. 15 Temmuz aynı zamanda bir işgal girişimidir. Devletin silahlarıyla millet katledilmemişti.

BEDELİNİ ÖDEYECEKLER

15 Temmuz TSK içindeki asker elbiseli hainler tarafından gerçekleştiğinden cunta girişimidir. 15 Temmuz günü güneş batarken herkesin bir hesabı vardı. Öngörülmeyen bir hesap devreye girdi. Tüm hesapları bozdu. Milletlerden ahali olmadığını şanına şöhretine boşuna sahip olamadığını gösterdi. Tanklara, helikopterlere meydan okudu. Nur mağarasının kapısındaki örümcek ağının gücünü unutmayın. Allah bizimle beraber. Görebilen gözler bir anda görmüyor. Şair ne diyor; İmandır o cevher oysa,ilahi ne büyüktür İmansız olan paslı kalp,sinede yüktür, imanlı yürekler imansız yürekleri bitirdi. Pelsinvanya’veya göstermiştir. Ya yurtdışına kaçtılar ya da cezaevlerindeler. Hukuk, yasa ne emrediyorsa bunun bedelini ödeyecekler.Kopyalarla, kamu personel sınavlarındaki yolsuzlukların bedelini ödeyecekler. Millet hakkı olduğu halde devlet dairelerine giremediler.