Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye’de olacak

  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye'de olacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye’de olacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye’de olacak

AB ’nin yıllardır Türkiye ’yi oyaladığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazıları eleştiriyor olabilir ama, ben de kendi kanatimi söylüyorum. Örneğin, ‘Şanghay 5 ’lisi içerisinde Türkiye niye olmasın? ’” dedi. Erdoğan konuyu Putin ve Nazarbayev ’e de ilettiğini söyledi…

FETÖ ile mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini vurgulayan Erdoğan, görevden almalara karşın eleştirilere ise “Kabahat işleyen bedelini ödeyecek” sözleriyle karşı çıktı. Erdoğan başkanlık konusunda ise “Tememni ederim ki bu meslek millete gider” diye konuştu…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan ve Özbekistan ziyaretinden dönüşte uçakta beraberindeki gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. AB ile son durumu değerlendiren Erdoğan, “Brexit bana tarafından güzel bir tevafuk oldu. 

Avrupa ’da diğer ülkelerde bu cins şeyler olabilir. Fransa ’da da sesler geliyor. İtalya ’dan geliyor. Geçenlerde bizimle ilgili Dışişleri Bakanları bir araya geldiler. Mesele şu: Türkiye bir kere kendini kuytu hissetmeli. ‘Benim için varsa, yoksa Avrupa Birliği ’ dememeli. Yani, bazıları eleştiriyor olabilir lakin, ben de kendi kanatimi söylüyorum. Mesela, ‘Şangay 5 ’lisi içerisinde Türkiye niye olmasın? ’ diyorum. Bunu Sayın Putin ’e olsun, Nazarbayev ’e olsun, şimdi Şangay 5 ’lisinin içinde olanlara da söyledim.. Türkiye ’nin Şanghay 5 ’lisi içerisinde yer alması, bu konuda fazla daha dar hareket etmesini sağlayacaktır diye düşünüyorum. AB, Türkiye olarak bizi bütün 53 yıldır oyalıyor. Böyle bir şey olabilir mi?” dedi. 

“ABD ’deki yeni yönetimin işbaşına gelmesiyle birlikte burada da olumlu bir gelişme olacağı kanaatindeyim” diyen Erdoğan, “Yeni idare faiz politikalarında bizimle aynı istikamette düşünüyor. Aralık ayında belki ABD ’ye gitmemiz söz konusu olabilir. Chicago ’da Amerikalı Müslümanların takvim buluşmasına katılma ihtimalim var. Eğer ayarlanabilirse, Sayın Trump ’la da bir röportaj yapabiliriz” ifadelerini kullandı. 

Pakistan ’daki FETÖ okullarındaki idareci ve öğretmenlere 20 Kasım ’a dek süre verildiğini bildiren Erdoğan, “O tarihe değin Pakistan ’ı terk edecekler” dedi. Erdoğan, dönüşte şu açıklamaları yaptı:

DOLARDAKİ YÜKSELİŞ VE ABD ZİYARETİ: 

ABD ’deki yeni yönetimin işbaşına gelmesiyle birlikte burada olumlu bir gelişme olacağı kanaatindeyim. Çünkü, yeni yönetim faiz politikalarında bizimle benzer istikamette düşünüyor. Aralık ayı içerisinde ola ki ABD ’ye gitmemiz söz konusu olabilir. Chicago ’da Amerikalı Müslümanların takvim buluşmasına katılma ihtimalim var. ABD ’ye gidecek olursam, eğer ayarlanabilirse, Sayın Trump ’la da bir röportaj yapabiliriz. Bu yeni süreçte döviz kurunun o baskıcı durumundan sıyrılmak muhtemel olabilir; faizin bu acımasızlığı karşı gelişmekte olan ülkelerin, az gelişmiş ülkelerin dolar kurundaki yüksek rakamlardan kurtulmuş olur diye düşünüyorum.  

ŞANGAY 5 ’LİSİNDE TÜRKİYE NİYE OLMASIN?:

 Brexit bana kadar hoş bir tevafuk oldu. Yani, Avrupa ’da öteki ülkelerde bu tür şeyler olabilir… Fransa ’da da sesler geliyor, İtalya ’dan geliyor. Geçenlerde bizimle ilgili Dışişleri Bakanları bir araya geldi. Önce hırsla bir araya geldiler. sonra Avusturya ’nın dışarıya hiçbirisi Türkiye ile müzakerenin dondurulması, şu olması, bu olması noktasında us ifade etmedi. Bu yan kayda değer bir şey. Mesele şu: Türkiye bir defa kendini bakımlı hissetmeli. ‘Benim için varsa, yoksa Avrupa Birliği ’ dememeli… Benim kanaatim bu. Yani, bazıları eleştiriyor olabilir fakat kendi kanaatimi söylüyorum.

Mesela, ‘Şangay 5 ’lisi içerisinde Türkiye niye olmasın? ’ diyorum. Bunu sayın Putin ’e olsun, Nazarbayev ’e olsun, derhal Şangay 5 ’lisinin içinde olanlara da söyledim. Ilk Olarak 5 ülkenin kurduğu İşbirliği Örgütü ’ne sonra Özbekistan, Pakistan, Hindistan gibi ülkeler de dahil oldu. İran da girmek istiyor. Sayın Putin, ‘Bunu değerlendiriyoruz ’ gibi bir ifade de kullandı. Temenni ederim fakat orada olumlu bir gelişme olduğu takdirde, yani Türkiye ’nin Şanghay 5 ’lisi içerisinde yer alması, bu konuda fazla daha gizli hareket etmesini sağlayacaktır.  

TERÖRİSTLER KOL GEZİYOR:

Bunları bilmek olası yok. Böylece şeyler yapıyorlar, o kadar şeyler söylüyorlar ancak, kavramak mümkün yok. Bir bakıyorsunuz kuyruğu tepede olan alıkoyma derdindeler, bir bakıyorsun yelkenleri indirivermişler. Türkiye için hiçbir zaman uğurlu rüya görmediler. O Kadar görmeye de niyetleri değil. zaman zaman şahsıma hakaretler, ara sıra ülkemizde us özgürlüğü olmadığı, hak ihlalleri iddiaları… Almanya ’da, Fransa ’da, Belçika ’da teröristler kol geziyor fakat bu tür şeyleri umursamıyorlar. ya da Belçika ’nın, Ermenilerin soykırım iddiasını kabul etmedi diye bir milletvekiline partisinden atılmanın yolunu açacak kadar özgürlüklerden uzakta olduğu unutuluyor. Mahinur Hanım ’la ilgili yaptıkları işin izah edilir bir yanı var mı? Bunların bağımsızlık anlayışı bu kadar işte.  

AB 53 YILDIR OYALIYOR

AB, bizi bütün 53 yıldır oyalıyor. Böyle bir şey olabilir mi? İlklerdeniz, fakat 53 yıldır oyalanıyoruz. Örneğin Başbakanlığımın birincil yıllarında liderler zirvesine çağrılırdık. daha sonra çağırmamaya başladılar. Niye? Orada her şeyi açık, net söylüyorduk da ondan. O günden bugüne, bakın 28 aza var, Sarkozy ’nin ilk göreve geldiğinden itibaren, örneğin fasıllarda açma-kapama olayında, yalnızca açılmak var, kapama değil. Kapama olmayacaksa, açmayı yapsan ne olur, yapmasan ne olur? Kapama olmadıktan daha sonra açmanın bizim için hiçbir faydası yok fakat. Bize bunu da yaptılar. Hakeza vize noktasında da, Latin Amerika ülkelerine vize serbestisi var, lakin Türkiye ’yi hâlâ oyalayıp duruyorlar. Geçen gün arkadaşlarla da konuştuk. Sene sonuna kadar sabredelim, yıl ardına kadar oldu, oldu. Yoksa biz bu geri kabulü falan, bu dosyayı kapatalım. Şurada mülteciler konusunda 3 milyar euro bu sene için haziran itibariyle vereceklerdi. Vermediler. Bunu da bize vermiyor zaten. Mülteciye veriyor. Dolaylı yoldan. Konuştuk konuştuk, en sonunda ‘Kızılay ’a bu işi aktaralım, onun üzerinden mültecilere gelsin ’ dedik. Sözde bir protokol. Lakin başvuru değil. Bundan Böyle 11 ’inci aydayız. Sene sonu geliyor. Sözde ikinci bir 3 milyar euro da laf konusuydu. Acilen onu da ne yaptıklarını göreceğiz. Gördükten sonra bu konuda da istikrarlı bir şekilde adımımızı atmış olacağız.  

‘ByLock hikâye değil, bal gibi de var ’

FETÖ ’YLE MÜCADELEDE BENİ ANLAMADILAR:

17-25 Aralık ile 15 Temmuz iki ayrı süreç. Zaten 17-25 Aralık sürecinde tüm arkadaşlarımız bizi tam anlamış olsaydılar 15 Temmuz şayet olmayabilirdi. Fakat anlayamadılar. Anlayamadıkları gibi bu alçaklara o dönemde toz kondurmayan; onların böyle kötü niyetlerinin olmadığından bahseden arkadaşlarımız da vardı. Halbuki ben Başbakanlığımın ilk dönemlerinden itibaren bu dershaneler meselesine olumsuz yaklaşan birisiyim. O zamandan itibaren gelen bakan arkadaşlarıma hep bunu söylemişimdir. ‘Gelin bu dershaneleri kapatalım ’ diyordum. Yani, ya okul, ya dershane. Yani, halk müziği neden iki yükü pat diye çeksin. Böyle bir şey olamaz. Yani, biz devlet olarak kendimizi red ediyoruz. Aramak ama sen nitelikli, başarılı öğrenci yetiştiremiyorsun, dershanelerin önünü açıyorsun. İlla destek verilecekse, takviyeyi de sen yap devlet olarak. Nitekim acilen yapıyoruz. Maalesef Nabi Avcı ’nın Ulusal Eğitim Bakanlığı dönemine dek bunu gerçekleştiremedik. Nabi Bey ’le birlikte olan süreçte, ‘Artık bu işi halletmemiz gerekli ’ dedik. Tepkilere karşın halletmeyi hamdolsun başardık.  

DERSHANELERİN KAPANMASI VATANDAŞA YARADI: 

Peki dershaneler kapatılınca bir şey mi kaybedildi? Bu dershaneler kapandıktan daha sonra bizim çocuklarımızın geleceği mi karardı? Muhakkak hayır. Bütün tersine, milyarlarca lira bu alçaklara gideceğine, çoluk çocukları için her şeyini feda eden ilginç gurebanın, yoksul fukaranın cebinde kaldı. Bu uğurda ahırından davarını satış durumunda kalan vatandaşımın davarı ahırında kaldı. Kolundaki bilezikleri çıkarıp satmak durumunda kalanlar, bu dertten kurtulmuş oldular. Bunları iyi anlatmamız lüzumlu. Vatandaşlarımın bu kazanımları iyi görmesi lazım. Dershanelerin kapatılması vatandaşlarımızın yararına olmuştur. Ha, yapıyorsan gel mektep yap. Buna giriyorlar mı, girmiyorlar. Dershanecilik işlerine geliyordu: Okullardan başarılı olanları al, dershanende onları şöyle göstermelik pudrala, sorular zaten çalınıyor. Soruları çalıyorlar, ondan daha sonra da değil şu kadar başarılı öğrenci… YGS ’de şu oldu, TEOG ’da bu oldu. Her şey hırsızlık üstüne bina etmişlerdi. Yaptıkları buydu. Bundan Böyle o süreci geride bıraktık.  

İYOT GİBİ ORTAYA ÇIKTI:

 15 Temmuz, bahsettiğimiz arkadaşların da bunları tanımalarını sağladı. Onlar da, insanlarımızın çoğu da bunların ne olduklarını anladı. Peki hâlâ bunu anlayamayanlar değil mu? Var. Hâlâ rakip olarak, karşı taraf olarak duranlar değil mu? Var. Fakat bu terörist yapılanmayla mücadeleyi kararlılıkla sürdürmeye; bunların üzerine insafsızca gitmeye mecburuz. Bu mücadeleyi alt ama hukuk içinde, adil biçimde yapacağız. Görevden alınmalara gelince, bakın bir şeyi abartmaya çalışıyorlar. Mağduriyet iddiasıyla, bazıları özellikle MIT ’i yıpratmanın gayreti içerisindeler. ByLock meselesinin aslında hikâye olduğunu ileri sürenleri kast ediyorum. ByLock hikâye yok, bal gibi de var… MIT bunu ortaya çıkarınca, tümü iyot gibi ortaya çıktı. Deşifre oldular. Kim kimdir öğrenildi. Yüzde 10 ’luk bir kusur payı bile olsa, yapılan iş neticesinde fazla ciddi kişiler yakayı ele verdi. Bu onları önemli manada rahatsız etti. MIT ’in bu başarısı attığı adım, onları önemli sıkıntıya soktu. 

DÜZ LİSEDEN GELEN GENERALLERİMİZ DE VAR: 

Biz kararlılığımızı devam ettireceğiz. Bu işin üzerine üstüne gideceğiz. Kolay yok, yani şu anda ordumuzun içerisinde düşünün yani, 300 bin civarında subay, astsubay muvazzaf kadromuz var. FETÖ ’yle bağlantılı olanları ordu ve emniyette muhakkak barındırmayacağız. Fakat mücadeleyi yaparken mutlaka alıngan olacağız. Mesela kimileri bana diyor ancak, ‘Askeri liseler kapatılmamalıydı ’. Ben kendilerine izah ettim. ‘Kusura bakmayın. Bu darbe sizin kurduğunuz askeri liselerden çıktı. Onlar harp okullarına girdi, oralardan çıktı ’ dedim. Şu Anda askeri yok de düz liseden gelen generallerimiz yok

mu? Genelkurmay başkanımız değil mu? Necdet Paşa (Özel) düz liseden gelmedir. Hulusi (Akar) Paşa düz liseden gelmedir. Hemen biz ne yapıyoruz? Askeri liseleri kapattık lakin harp okullarının ihtiyacını öteki liselerden karşılıyoruz. Havuz geniş ve havuzda bambaşka eğitimler laf konusu olduğu için bana kadar görüş açıları da farklılaşacak. tek düze bir manzara olamayacaktır. Tek herif insan olmayacaktır. Bizim hedefimiz bu. Bu çağrıda bulunmak değil ama disiplin, harmoni olmayacak. Uymayanlarla gerektiğinde pekala ilişik kesilebilir.

NATO terörist askeri istihdam edemez

Sığınma başvurusunda bulunanların sayısı pek yüksek yok. Ayrıca, NATO ’nun o nesil sığınmaları kabul etmek gibi bir anlayışı, yaklaşımı olamaz. Bahsedilenler, birer terör suçlusu. Bir teröristi, terörist askeri, darbeci askeri NATO ’nun içinde nasıl istihdam edebilirler? Böyle bir şeyi yapamazlar. 

Bunların peşindeyiz, iadelerini istiyoruz. Mesela Yunanistan ’a kaçanların iadelerini istedik. Çipras, ‘15-20 gün içinde neticelendiririm ’ demişti. Maalesef kaç 15-20 gün geçti. Halen bekliyoruz. Benzer bir durumda biz geciksek, böyle yapsak, kıyameti koparırlardı. 

Almanya ’da 600 bin birey alındı

Ha, deniliyor oysa ‘100 bine yakın görevden gücenme var. ’ Olur Ya daha da pozitif olacak. Suç işleyen bedelini ödeyecek. Hukuk gerekeni yapacaktır. Durduramayız. Mesela, Doğu Almanya ile Batı Almanya ’nın birleşmesi esnasında 600 bin kişiyi görevden aldılar. Onlar yaptığı vakit oluyor da bizde böyle bir adım atıldığı zaman niye rahatsız oluyorsunuz? Bize geliyorlar yurt dışından, ‘Bu değin kişi görevden alınıyor, doğru mu, şöyle mi, böyle mi? ’ diye soruyorlar. Biz kararlı duruyoruz. ‘Kusura bakmayın. Siz bizim iç hukukumuza karışamazsınız ’ diyoruz.  

‘Temenni ederim ancak bu iş millete gider ’

BAŞKANLIK SİSTEMİ:

 (‘Başkanlık ya da cumhurbaşkanlığı konusundaki anayasa değişikliğiyle ilgili ayrıntılar netleşti mi? ’ sorusu üstüne) hemen iki lider görüştü. İki partinin belirleyeceği arkadaşların hazırlanan taslak üzerindeki çalışmasının olacağını biliyoruz. O çalışma sonrası liderler bitmiş bir araya gelmek suretiyle nihai kararı verecekler. Parlamentoya getirecekler. Bütün mesele parlamentodan 367 ’nin çıkması. Olmazsa bağlı 330 manâlı. Bu durumda temenni ederim ama bu meslek millete gider. Millet en sonunda yapacağını bu referandumla beraber derhal yapıp işi bitirmiş olur. (‘Cumhurbaşkanlığı sisteminde tezgâhtar sayısı bir mi, iki mi olacak? ’ sorusu üzerine) O konuda görev yasama organının. Yasama organından çıkacak neticeye kadar halkımız oylamasını yapacaktır.  

EL BAB ’A 2 KİLOMETRE KALDI: 

El Bab ’a 2 kilometrelik bir uzaklık kaldı. Ilk Olarak Afrin ’in güneyinden orada bir El Bab ’la arayı kapatma gibi bir gayretleri var. Bizim de Özgürlük SuriyeOrdusu ’nun, tamamiyle El Bab ’a girip oradan batıya değil doğuya, Menbiç ’e yönelmesini istiyoruz. Çünkü, Menbiç ’ten PYD ve YPG ’yi içeri almamak gerekiyor. Bu kararlılık görülünce ABD, ‘Tamamlanmış, buradan PYD ve YPG çıkacak ’ dedi. Bu sözün tutulmasını bekliyoruz. Zaten şunu bilmemiz gerekli. Menbiç Arap toprağıdır. Yüzde 90-95 Arap ’tır. Orası PYD ve YPG ’nin toprağı olamaz.   

Mültecilere yurttaşlık

Benim düşüncem benzer. Hükümetimizin de düşüncesinde fiilen herhangi bir değişim yok. Ama orada önemli olan şey, çadır kentlerdeki insanların özellikle istihbari bilgilerinin tesbiti. Bu bilgilerin gelmesinin ardındaki, bağlı o yönde adımlar atılabilir. Ama, tesadüfen kalkıp o cins adımları atmak yarın bize diğer sıkıntılar da getirebilir. Dolayısıyla çalışmalar devam ediyor, lakin sözünü ettiğim hassasiyetler de göz önünde tutuluyor.  

Rusya ile normalleşme

acilen kötü değil diyebilirim. Çünkü, bu bir normalleşme süreci. Her şey aniden olmaz. Zaten 5-6 Aralık gibi Sayın Başbakanımız Rusya ’ya devlete ait ziyaret yapacak. O ziyarette de bu konular gündeme gelecektir. Arkasında 2017 ’nin birincil çeyreğinde Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey toplantısı yapılacak. Dolayısıyla bu gidiş gelişler tabii üstteki düzeyli olarak devam ediyor.  

Güneydoğu ’ya yatırımlar

Bölgeye yatırım çok çok yük arz ediyor. Ama bir gerçek daha var. şu anda hükümet, devlet, yıkıma uğramış yerleri ihya etmenin gayreti içinde. O ihya, inşa hareketi bir bitsin, vatandaş da yeni yapılan evlerine yerleşirse, ondan sonradan normalleşme süreci özgüveni artırır. O zaman yatırımcı oraya şayet de fazla daha dar girme şansını yakalayacaktır. Örneğin acilen yeni bir adım atıldı. Herhangi bir esnaf korkutma neticesinde kepengini indirirse cezai müeyyideye uğrayacak. Çünkü bu meslek sadece emniyet kuvvetlerinin yok ama. Vatandaşlarımız da direnmeli; kendisini korkutma edenlere, ‘Kapatmıyorum ’ diyebilmeli. Esnafı geneli böyle bir konuşma sergilerse, onlar gelip de ‘Kepengi indir ’ diyemez. şu anda emniyet güçleri, silahlı kuvvetler, köy korucuları çok kararlı gidiyor. Bundan sonraki süreçte teröristler böylece sıcacık cirit atamayacak.

Pin It

MALATYA HABER | MALATYA | HABER MALATYA

Dünya Haberleri | Siyaset | Asayiş | Gazete Manşetleri | Ekonomi

Eğitim | Malatya Spor | Yaşam | Sağlık | Kanal Çocuk | Kültür Sanat

Sinema-Tiyatro | Müzik  | Magazin | Teknoloji | Malatyalılar

Akçadağ | Arapgir | Arguvan | Battalgazi | Darende | Doğanşehir | Doğanyol | Hekimhan | Kale | Kuluncak | Pütürge | Yazıhan  | Yeşilyurt

Yoruma Kapalı