Ezgi Aşık / Haber 7

İsviçre’de Can Dündar’ın karşısına dikilip “sen vatan hainisin” diyen Türk vatandaşı Murat Çek o gün yaşadıklarını anlattı.

Haber 7’den Ezgi Aşık’a konuşan Çek, o toplantıda Can Dündar’ın konuşmasının arkasından söz istediğini, moderatörün ise kendisine laf vermediğini, soru deha almadığını belirtti.

Bunun üzerine, çıkışta Can Dündar’ın karşısına dikilip tepki gösterdiğini ifade eden Murat Şahin, sadece Dündar’a değil, oradaki İsviçrelilere de seslendiğini, ardından da saldırıya uğradığını söyledi.

İşte o röportajdan ilgili bölüm:

“HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK”

Can Dündar Avrupa ’da durmadan Türkiye Cumhuriyeti üstüne kara propaganda yapıyor. Yurt dışarıya yaşamış Türkler bu duruma nasıl bakıyor?

Düne kadar içten içe hayıflanarak, izliyorlardı. Ben bundan böyle dünden sonra Can Dündargiller için hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını düşünüyorum. Avrupa’nın ve dünyanın dört bir yanından insanlarımız bu zihniyetlere salonları dar edecektir. 

“DÜNDAR’A ‘BU MILLET SENİ İYİ BİLİYOR’ DEDİM”

Can Dündar ’a tepkinizi konuşmak istiyorum. Dündar konuşmalarında neler söylüyordu? Siz neler söylediniz? 

Önce Can Dündar’a Türkçe olarak “Sayın Dündar, zaten Türkiye aleyhtarı her söylemi alkışlamaya hazırlanmış bekleyen bu insanları Türkiye’nin bütün gerçekliğini manipüle ederek aktarıp kandırabilirsiniz fakat Türkiye halkı sizi tanıyor, Türkiye halkı sizi biliyor, nasıl bir hain, nasıl bir ‘vatan haini’ olduğunuzu biliyor” sanki bir şeyler dedim. 

“İSVİÇRELİLERE DE HİTAP ETTİM”

SONRADAN İsviçrelilere hitaben konuşmaya başladım: “Bu kişiyi 30 yıldır tanırım. Yüzlerce kitap, binlerce makale yazmış. Bir sorun bakalım hiç soruşturmaya uğramış, hiç zorlukla karşılaşmış mı? Acilen uğradığı soruşturmanın da bunlarla alakası yoktur. devlete ait gizlilik derecesi yüksek veri ve belgeleri gizli yollardan tedarik edip yayınlamak suçundan yargılanıyor. Bu hangi ülkede suç yok? İsviçre’de serbest mi?” dedim.

Orada saldırıya uğradıktan daha sonra altında kısıma İsviçreli akademisyen, siyasetçi ve gazetecilerin olduğu protokol kısmına inerek önlerine geçip “…Biz de Türküz, ben de gazeteciyim, bizi neden kulak vermek istemiyorsunuz ? Türkiye düşmanlarını buralara cağırıp plaketler veriyor, mikrofonlarinizi teslim ediyorsunuz da Türkiye`yi niçin dinlemiyorsunuz?” dedim. 

İBRETLİK DETAYLAR: MODERATÖR BANA LAF HAKKI VERMEMİŞ

İsviçreli moderatör size söz hakkı tanımadı. Bu örnek ile Avrupa ’nın demokrasiye bakışını nasıl yorumluyorsunuz? 

Başta büyük bir sabırla 2 saat her tarafında Dündar’ı dinledim. SONRADAN konuşması bitince moderatöre seslenerek laf elde etmek, soru sormak istediğimi söyledim. Arasında kısa bir diyalog geçti. SONRADAN bana dönerek soru almayacaklarını söylediler. Simdi bunu nasıl yorumlayayım. İşte Avrupa’nın fikir özgürlüğü, demokrasisi… 

“BENİ LİNÇ EDECEKLERDİ”

Can Dündar ’a tepkinizden daha sonra neler yaşadınız? 

Arkamdaki kalabalığın bir anda saldırısına uğradım. PKK ve FETÖ’cülerden oluşan bir topluluk birden üstüme cullandı. Allah ’tan orada yer alan birkaç vatandaşımızın sayesinde linç edilmekten kurtuldum.

Türkiye Cumhuriyetinde ve yurtdışında yaşamış Türk halkına bir mesajınız var mı? 

Halkımız birlik ve beraberliğe lakin daha da önemlisi “BİRLİKTE KARŞI KOYMALARA” hasrettir. 15 Temmuz destanı bu hasretlikten yola çıktı. Bu yolda her adımda birlik, birliktelik ve kardeşlikle yürüyoruz. Dünden bu yana ülkenin dört bir yanından onbinlerce mesaj aldım. Harikulade onore oldum, gözümden yaşlar getiren mesajlar oldu. Milletimi ve ülkemi çok seviyorum.