Biyo-kozmik astroloji olarak bilinen tıbbi astroloji, fiziksel ve zihinsel olarak güçlü ve zayıf yönlerini belirlemek için bireyin burcundan faydalanır. Burçlar, gezegenlerin sağlık, görünüm ve kiloya etkilerini göstermektedir. Ayrıca zihinsel ve bedensel değişimler için fırsatlar sunan gezegen döngülerini ortaya koyar.
Hipokrat, modern tıbbın babası, astrolojiyi hastalarını tedavi ederken yaşam şekillerini tahmin etmek için bir gösterge olarak kullanırdı. Doğum haritasındaki ilk ev, fiziksel canlılık ve görünümünü tanımlar. Altıncı ev, sağlık, beslenme ve belirli hastalıkların olasılığını gösterir. İlk evdeki Jüpiter ya da Ay, ağır bir yapı oluşturur, çünkü Jüpiter büyüme ve genişlemenin, Ay ise duygusal sebeplerden dolayı yemek yemenin göstergesidir. İlk evde Satürn olması ince bir yapının habercisidir ve altıncı evdeki Satürn de bir rejime bağlı kalma becerisi verir.
Yengeç, Balık ve Akrep su grubu burçlarıdır ve bu burçlar su kaybı yaşayabileceği gibi geçmiş travmalara bağlı kilo da alabilir. Balık, yemek yemeyi gerçeklerden kaçmak için kullanır ve Boğa iyi yemeğinde dahil olduğu iyi hayatı sever. Yengeçler yemeyi sakinleşmek ve rahatlamak için kullanırken, Akrep yoğun duyguları yüzünden aşırı kilo almaya meyillidir.
Yeniay, yeni başlangıçlar
Doğum haritasındaki birinci ya da altıncı evdeki Yeniay, bir diyet de dahil olmak üzere değişiklik için özellikle güçlü bir zamandır. Kilo vermek ve egzersiz programları için uygun bir dönemdir. Satürn bir kişinin eğilimlerini etkiler ve Başak burcuna girdiği zaman, egzersize başlamak için en iyi zamanlardan biridir.
Öfkeyi beslemek
Öfkenin doyumsuz bir iştahı vardır ve çoğu insan travma, öfke ya da mutsuzluk duygularını çok yiyerek bastırmaya çalışır. İnsanlar, yağlarını dış etkenler ya da geçmiş travmalardan kendilerini korumak için fiziksel bir bariyer olarak kullanabilir. Astroloji bir bireyin hala duygularını etkileyen geçmiş travmalar ve geçmiş yaşamlarına içgörü ve anlayış sağlayabilir.
Astrolojik iştah
Gerçek açlığın iştahımızdaki rolü çok küçüktür.
Koç; aksiyon ve macerayı sever ve asla bahçıvanlık yapacak ya da yemek pişirecek kadar sakinleşmeyebilir, dolayısı ile hazır yemek ve fastfooda meyil gösterir.
Boğa; ince olan her şeyi sever ve duygusal inkar olarak diyetin herhangi bir biçimde düşünebilir.
İkizler; sinirlidir ve genellikle çok fazla kilo almaz.
Yengeç; üzüldüğünde hiç de yeme içmeden kesilmez, tam tersine kendini yeme-içmeye verir. Mideleri hassastır. Bu nedenle üzüldüklerinde yeme içme alışkanlıklarına dikkat etmeleri gerekir.
Aslan; şımartılmayı sever ve besin tüketiminde de herhangi bir sınırlama yapmaz.
Başak; yemek yemeyi sever ama titiz olduğu için sağlık ve hijyene önem verir. Yine de genellikle tembel bir hayat tercih ettikleri için bu onların egzersiz yapmasını engeller ve kilo alabilirler.
Terazi; dengenin sembolüdür ve sosyalleşmeyi de yemek yemeyi de sever.
Akrep; her şeyde olduğu gibi yemeğin tadında ve sunumunda da mükemmellik arar. Sevmedikleri veya beğenmedikleri bir yemek olduğunda o yemeği yemektense aç kalmayı tercih ederler.
Yay; yeni bilgiler öğrenmeyi ve seyahat etmeyi sever ama eğer bu enerjiyi içinde tutarsa, sonuç kilo almak olabilir.
Oğlak; her konuda mükemmeliyetçidir ve gurmelik derecesinde damak zevkleri yemeye aşırı düşkünlük yaratabilir.
Kova; özgürlüğüne düşkündür ve haksız yere kısıtlandığını hissederse yemek yemeyi de bir isyan şekli olarak görebilir.
Balık; başka insanların duygularını özümser; bu yüzden de çok fazla hissetmekten korunmak için ekstra kilolarını kullanabilir.
Yeme alışkanlıklarınızı değiştirmek için ne yapılabilir
Yeme alışkanlıklarınızı değiştirmek için, yaşam biçiminizi değiştirmeniz gerekir. Yemeği bir ödül olarak görmektense, yemek olmayan ama sizi duygusal olarak tatmin eden başka şeyler bulmalısınız. Özellikle de Yengeç, Başak, Boğa, Akrep ve Balıkların besinleri ödül olarak görme eğilimi yüksektir. Bu burçlar, hayatta kalmak için beslenmek yerine besinleri duygusal sebeplerden tüketerek bağımlı hale gelebilir.
KAYNAK :
