Başbakan :Herkes anladı, bir Kılıçdaroğlu anlamadı

  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
  • Google
Başbakan :Herkes anladı, bir Kılıçdaroğlu anlamadı

Başbakan :Herkes anladı, bir Kılıçdaroğlu anlamadı

Başbakan :Herkes anladı, bir Kılıçdaroğlu anlamadı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Şimşek, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu. Başbakan Şimşek, konuşmasında başlangıçta terörle mücadeleye değinerek, “Terörle uğraş Türkiye’nin beka mücadelesidir. Birlik ve bütünlüğümüz tekrar tekrar muhafaza edeceğiz. Terörün Türkiye’yi vesayet altına almasına katiyen izin vermeyeceğiz. Terör karşı birliğimizi, beraberliğimizi sonuna kadar koruyacağız” dedi.

Tüzük değişikliği konusunda çalışmalarını tamamladıklarını ve artık bundan sonraki süreçte sözün Meclis’te olduğunu vurgulayan Başbakan, MHP lideri Bahçeli’ye sürece katkısı dolayısıyla teşekkür ederken, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu sert sözlerle eleştirdi. Başbakan, “Bunları anlata anlata sağır sultan duydu. Herkes anladı lakin Sayın Kılıçdaroğlu bir türlü iyi anlamak istemiyor. Sayın Kılıçdaroğu, Kemal Bey, Türkiye’nin rejimi kesin, cumhuriyet. 1923’te değer ödedik, İstiklal Harbi’ni kazandık, rejimimizi de değiştirdik adını da cumhuriyet koyduk. Ne değişiyor? Rejim değişikliği tarihte kalmıştır. 1923’te o mesele bitmiştir. Şimdi artık ihtiyaçlarımızı karşılayacak, icra gücü, istikrarı başlıca bölge bir hükümet sisteminden bahsediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Başbakan ayrıca  tüzük değişikliği teklifi Meclis Genel Kurulu’nda da görüşülüp kabul edildikten sonra meydanlara ineceklerini açıkladı.

İşte o konuşmadan satır başları

Bugün 79 milyon vatandaşımız adına buradayız. Beraberiz. Türkiye büyük bir uğraş içerisinde. terörle mücadelemiz, ayrıca kendi topraklarımızda, keza de sınırlarımızın ötesinde devam ediyor. bu nedenle ara sıra şehitlerimiz oluyor. Dün maalesef Furat kalkanı Operasyonu’nda 14 yiğit evladımızı şehit verdik. Yaralılarımız var. Şehitlerimizin ailelerine Allah’tan rahmet, gazilerimize acele şifalar diliyorum.

BU BİR BEKA MÜCADELESİDİR

Dünyanın baş belası terör insanlığa karşısında içlenen bir suçtur. Terörle uğraş Türkiye’nin beka mücadelesidir.. Birlik ve bütünlüğümüz defalarca muhafaza edeceğiz. Terörün Türkiye’yi vesayet altına almasına asla izin vermeyeceğiz.Terör karşısında birliğimizi, beraberliğimizi ardına kadar koruyacağız.

AK PARTİ 79 MİLYONUN PARTİSİDİR

Bugün 114. defa bir araya gelmemiz AK Parti’de istikrarın önemini bir kez daha vurguluyor. Sizlerle beraber edinmek fiilen milletimizle beraber edinmek anlamına geliyor.AK Parti iktidarının ülkemize kazandırdıklarını sizler iyi biliyorsunuz. Biz AK Parti olarak bu millete olan borcumuzu hizmet olarak ödeyen bir partiyiz. Bu müthiş kadro Türkiye’nin yüzünü ağartan yegane kadrodur. AK Parti 79 milyon Türkiye’nin partisidir.Bugün milletimizin duası ve desteği ile bayrağı bugün tekrar biz taşıyoruz.

TERÖR DÜNYANIN BAŞININ BELASI

Terör örgütleri canları yandıkça asimetrik eylemlere başladılar. Son olarak Rusya büyükelçisine yapılan haince suikast ve Almanya’daki hamle bütün dünya için terörü her tarafta değerlendirme şartı sunuyor. Hiç bir ülke teröre karşı biz güvendeyiz diyemeyiz. terör dünyanın başının belası. Türkiye’nin karşısında karşıya kaldığı bu saldırıları sadece Türkiye’nin sorunu olarak bakmak yanına varılmaz pahada bir hatadır. Irak ve Suriye’deki saldırılar sadece Türkiye’yi etkilemiyor. Sizin teröristiniz kötü benimki iyi anlayışı terörün iyice azmasına sebep olmaktadır. Biz teröre karşı her türlü işbirliği yapmaya hazırız.

HALEP’TE40 BİN SİVİL TERHIS EDİLDİ

Güney sınırlarımızda ciddi bir kargaşa var. Halep’te yaşanan insanlık dramı bütün dünyanın gözleri önünde eğilim ediyor. Lakin dünya yeniden sağır, kör, dilsiz. Türkiye her zorluklara rağmen bu vahşete gürültüsüz kalmadı. STK’larımız, Kızılayımız, AFAD yetkililerimiz gecikmeden oradaki mazlum, masum, mağdur insanlara destek ellerini ulaştırdılar. Parti teşkilatlarımız, belediyeler yardımları ulaştırmada seferber oldu. Biz muhataplarımızla fazla yoğun görüşmeler yaptık ve ateşkesin gerçekleşmesini sağladık. Bugüne kadar 40 bin civarında sivil ateşin içinden alınıp emniyetli bölgelere sevk edildi. Bu kolay olmadı. Bölgede savaşın bitmesini istemeyen , bu işi bir sektör haline getirmiş unsurlar he fırsatta barışa kurşun baskı yapmak için gereken her türlü çabayı gösterdi.Tahliyelerin dinç bir şekilde yapılması için çalışmalarımız devam ediyor. Biz inancımızın, insanlığımızın gereğini yapıyoruz.

TÜRKİYE ARTIK ÜSTÜNDE TEZGAH KURULACAK ÜLKE DEĞIL

Evvelsi gün dünyanın en önemli, mühendislik açısından en baskı projesini yaptık, iki kıtayı denizin 106 metre altından bir tünelle birleştirdik. Bu proje daha bitmeden kendi alanında 5 tane milletlerarası ödül kazandı. Dünyada yaprak kıpırdamazken, Türkiye bir yıl içerisinde art arda iki köprü ve bir tüneli hizmete aldı. Ecdadımız Fatih Sultan Mehmet gemileri karadan yürüttü, onun torunları Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları da trenleri ve arabaları da denizin altından geçirerek onların yolundan devam ediyor. Biz ecdadımızla gurur duyuyoruz, geçmişimizle kibir duyuyoruz.Ekonomide, siyasette, hukukta, eğitimde, altyapıda, sağlıkta, hayatın tüm alanlarında vatandaşlarımızın yaşam kalitesini kuvvetlendirmek bizim şiarımız oldu, birçok hizmet devreye aldık. Bu başarıda kuşkusuz gönül gönüle yürüttüğümüz her bir arkadaşımızın emeği var. Bugüne dek her bir vatandaşımızın derdiniz kendi derdimiz olarak gördük, bundan sonra da farklı olmayacak. Amacımız birlik ruhunu temsil etmek. Bu muhabbeti kimse bozamaz, birliğimize zarar veremez. Türkiye artık karanlık tezgahlar kurarak teslim alınacak ülke değildir. Türkiye bundan böyle şer odaklarının ayrıştırabileceği bir ülke değildir. Biz kendimiz için yok, ülkemiz, milletimiz için yollara çıktık.

TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ

AK Parti kadroları olarak siyaseti hizmet aracı olarak gördük. Bir tüzük meselesi var. Bu tüzük konusu son 50 yıldır Türkiye siyasetini meşgul eden bir konudur. 1980 darbesinden kalma bir vesayet anayasısından kalma, Türkiye’nin bugünkü ihtiyaçlarını karşılamak mümkün olmuyor. Bu anayasanın değişmesi konusunda gösterme ayrılığı değil. Bütün partiler 2002’den bu yandan yeni bir anayasa vaadi daima oldu. Öncelikli olarak iktidara geldiklerinde darbe anayasasını değiştirecek ve Türkiye’nin ihtiyacı olan bir anayasa yapacaklarının sözünü verdiler. Bugüne dek düzenli manalı bir değişikliği gerçekleştirilemedi. 2007’de 367 icadı ve bunun üstüne Cumhurbaşkanı’nı Meclis’in seçememesi ve partimizin çözüm millette diye anayasada değişiklik yaparak Cumhurbaşkanı’nın millet tarafından seçilmesini karşılayan değişikliği yaptı. daha sonra yargı darbesi oluşturmaya çalışanların bu hamlesine aleyhinde önemli düzenlemeler öngören değişikliği de AK Parti iktidarında gerçekleştirdik. Son yılların maksimum tartışılan konusu, Türkiye’de hükümet idare sisteminin daimi istikrarı sağlamadığı, bu nedenle yönetimde, idare sistemini de içeren değişikliğin gerçekleşmesi tüm yönlerince tartışılıyor. Halkın tamamı bundan böyle bu konunun gündemden kalmasını bekliyor. Siyaset sorun üretme yok, siyaset sorun çözme yeridir. AK Parti sorunları torunlara bırakmadan çöze çöze bugünlere gelen partinin adıdır. Bu sorunu da çözmek bu kadrolara nasip olacak. 

TEKRAR MOSMOR OLDULAR

Siyaset sorun üretme yok, çözme yeridir. AK Parti sorunları torunları bırakmadan çöze çöze bugünlere gelen partinin adıdır. Bu sorunu da çözmek inşallah bu kadrolara nasip olacak. 15 Temmuz sonrası parti liderleri olarak bir araya geldik ve bu tüzük mevzusunu konuştuk. 3 parti olarak anayasa değişikliği konusunda bir egzersiz yaptık ve 7 maddede mutabakat sağlandı ama bu 7 madde bizim istediğimiz değişiklikleri içermiyor. Bu görüşmeler sonuna varmışken Ekim ayı sonunda sayın Bahçeli bir çıkış yaptı ve dedi fakat bu mevcut sistem artık böyle devam etmez. Cumhurbaşkanının insanlar kadar seçilmesi ile ortaya meydana çıkan durum anayasa ile uyumlu ülkü getirilmeli. Biz he ne kadar parlamenter sitemi seçim etsek de bu sorunu çözmek için AK Parti ile müzakereye hazırız. Bunun üstüne 3’lü sürekli görüşmeleri 2 parti olarak sürdürdük. Birincil görüşmemiz 10 Kasım’da bu işin çerçevelerini çizdik ve acilen Meclis’e verdik. şimdi bundan böyle atama Meclis’te. AK Parti’de falan imzalayacak, filan imzalamayacak dediler ama biz 316 imza ile teklifimizi verdik. AK Parti üzerinden plan yapanlar tekrar mosmor oldu.

HERKES ANLADI, KILIÇDAROĞLU ANLAMADI

Hükümet sistemi değişiyor. Cumhurbaşkanı var, Cumhurbaşkanı’nın bakanlar kurulu, kabinesi var, bir de Meclis var. Benzer günde yapılan bir tercih var, belediye başkanlığı seçimi gibi. Bu getirilen sistemde bunun aynısı. Cumhurbaşkanı’nın seçiyorsunuz ve Meclis üyelerini de aynı anda seçiyorsunuz. Dolayısıyla bir günde seçimi tamamlıyorsunuz. Cumhurbaşkanı yüzde 50’nin aşağı kalırsa iki hafta sonradan her yerde seçim yapmak ihtiyacı olabilir.Cümbür Cemaat anladı lakin Sayın Kılıçdaroğlu bir türlü anlamıyor. Sayın Kılıçdaroğlu, Kemal bey, Türkiye’nin rejimi emin. Cumhuriyet. 1923’te bedel ödedik, İstiklal Harbi’ni kazandık, rejimi değiştirdik, adını Cumhuriyet koyduk. Bu tarihte kaldı, o mesele 1923’te bitti. Acilen artık idare ihtiyaçlarımızı karşılayacak, istikararı esas alan hükümet sisteminden bahsediyoruz. 

BİZİMKİ CUMHURBAŞKANILIĞI SİSTEMİ

Bizimki Cumhurbaşkanlığı sistemi, sistemin adı Cumhurbaşkanlığı sistemidir. İki irade birbirine karşı bir nüfuzu değil, üstünlüğü yok. Yurttaş diyor ancak, sen memleketin işini yapacaksın. Meclis’e de diyor oysa, sen de Cumhurbaşkanı’nın ihtiyacı olan kanunları çıkar, memleketin huzuru, güvenliği için, demokrasimizin gelişmesi için gerekli kanunları çıkar. Yetmez Cumhurbaşkanı ve ekibini de takip et, verilen yetkileri doğru kullanıyor mu, bütçeyi yerli uygun harcıyor mu… Durum bu. Birisi Meclis, birisi Cumhurbaşkanı. Hiç kafa karıştırmaya gerek yok, diktatörlük geldik, gitti. Diyelim ki anlaşamadılar, bir kriz olursa, o krizi yaşamak mecburiyetinde değil Türkiye. Cumhurbaşkanı’na seçime gitme yetkisi veriyor. Otomatik olarak Meclis de gidiyor. Meclis’e seçim kararı alma yetkisi veriyor. Dolayısıyla ikisi birbiriyle anlaşacak.  Cumhurbaşkanı yürütmeyle ilgili, icraatlarıyla ilgili her türlü kararı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle alıyor. Bunların istisnası var. Kişi adalet ve hürriyetleriyle düzenlenemez, anayasada kanunla düzenlenmesi öngörülen alanlarda kararname düzenleyemiyor. Kanunla kararname arasında ahenksizlik varsa kanun alınıyor. Burada da yasama yetkisini ön plana bölge bir mantıkla hazırlanmış. Bu kararname ile eyaletler, fedarasyonlar kurabilir. Anayasa’nın başında yazıyor, üniter devlet yapısı var, toprak bütünlüğü egemen, demokratik, laik sistemden bahsediyoruz. 

BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR

Bunlar varken nasıl böyle bir şey buluş ediyorlar… 367 gibi bir şey. Türkiye ülkesiyle, milletiyle bir bütündür, toprak bütünlüğünü bozacak yapılanmaya izin verilemez. Biz bu mücadeleyi niye yapıyoruz, niye şehit kanlarımızı döküyoruz? Ülkemizin birliği, bütünlüğü için yapıyoruz. Hiçbir zaman mükemelere erişmeyi düşünmedik. Mükemel iyinin düşmanıdır. Sayın Bahçeli’nin dirayeti, ülke için gösterdiği hassasiyet, siyaset üstü, ülkenin geleceği konusundaki duruşu önemliydi. AK Parti Grup Başkanı olarak kendisine teşekkür ediyorum. Ay ardına kadar ocak birincil haftasına dek görüşmeler tamamlanacak. Sonraki süreci biliyorsunuz.

MEYDANLARA İNİYORUZ

Tüzük Meclis’te inşallah Genel Kurul’da da görüşülüp kabul edilecek ama meslek bitmiyor. Milletvekillerinin işi, biraz yorulacaklar fakat birinci bölümü baştan oluyor. Sonra hepimzi meydanlardayız, vatandaşlarımıza, milletimize ne yapmak istediğimizi en iyi şekilde anlatacağız. Bu anayasa, koalisyonlar dönemini kapatıyor. Türkiye’de 60’tan bu yanlamasına 45 hükümet yerleşmiş, alışılagelmiş şartlarda 15 hükümet kurulması gerekiyor.



Pin It

MALATYA HABER | MALATYA | HABER MALATYA

Dünya Haberleri | Siyaset | Asayiş | Gazete Manşetleri | Ekonomi

Eğitim | Malatya Spor | Yaşam | Sağlık | Kanal Çocuk | Kültür Sanat

Sinema-Tiyatro | Müzik  | Magazin | Teknoloji | Malatyalılar

Akçadağ | Arapgir | Arguvan | Battalgazi | Darende | Doğanşehir | Doğanyol | Hekimhan | Kale | Kuluncak | Pütürge | Yazıhan  | Yeşilyurt

Yoruma Kapalı