AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, CHP’nin bir cami görevlisini darp eden insanların yanında yer almalarını şiddetle lanetlediğini söyledi.AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, Camiler ve Din Görevlileri haftası nedeniyle Diyanet-Sen Malatya Şubesini ziyaret etti.
AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, CHP’nin bir cami görevlisini darp eden insanların yanında yer almalarını şiddetle lanetlediğini söyledi.
AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, Camiler ve Din Görevlileri haftası nedeniyle Diyanet-Sen Malatya Şubesini ziyaret etti. Burada gündeme dair açıklamalarda yer alan Milletvekili Şahin, 15 Temmuz’da alçak kalkışma ile Malatya’nın İstanbul ve Ankara’dan sonradan önemli illerin başında geldiğini belirterek, “Asker üniforması içine gizli çetelerin devletin uçaklarını, helikopterlerini, toplarını, tanklarını kullanarak masum insanlarımıza gökten ateşler yağdırmış, birçoğunun bedenlerini paramparça ederek 240’dan artı insanımızı şehit etmişlerdir” dedi.
Darbe kalkışması sırasında insanların farkında olan edilmeleri namına Camilerde selaların ve ezanların okunmasının kendileri için öbür bir önem taştığını belirten Şahin, “Bu yalnız AK Parti döneminde, AK Parti’nin buluş etmiş olduğu bir eylem kuşkusuz değildir. Bu bizim kadim medeniyetimizin ta Osmanlılardan, Selçuklulardan kalma bir geleneğidir” diye konuştu.
15 Temmuz darbe kalkışması gecesi de Diyanet İşleri Başkanlığı göre verilen talimatla bütün camilerde selaların okunduğunu anımsatan Şahin, “Selaların verilmesi ardından da Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatları ile halkın sahaya indiler o hainlere, o kalleşlere karşısında bedenlerini bombalara karşısında siper ettiler” ifadelerine yer verdi.
Darbe Kalkışması gecesinde İzmir’de sela okuyan müezzinin saldırıya uğramasına da değinen Şahin, “Lakin o gün milleti sokağa ağırlama eden selaları susturmak için özellikle cami hocalarımıza karşısında hakaret eden, hele hele bizim tanrısal olan mekanları kirli ayaklarıyla kirletenlere, bilhassa oradaki kapıları camları ellerindeki taşlarla kıranları güçlü olarak kınıyoruz. Yani bunların azıcık daha ayaklarını eşit alması gerekir. Bu ülkenin siz kutsalları ile oynayacak değin cüretkar olamazsınız. Eğer bu ülkenin bir ferdi iseniz, bu ülkenin değerleriyle barışık elde etmek zorundasınız” dedi.
Şahin, “Onlara şunu hatırlatmak isterim. Bir kilisenin çalınan çanına acaba gidip de cüret eden bir alçak olsaydı bugün Cumhuriyet Irk Partisi’nin milletvekilleri onların da yanında mı veya aleyhinde mı olurlardı? ya da bir Cemevi’nin camını kıracak birisi olsaydı, soruyorum CHP’nin Milletvekilleri gidip de cemevindeki insanlarımızın yanında mı olacaktı yahut cemevine hamle yapanların karşında mı olacaktı?
Kuşkusuz oysa ne bir cemevinin bir camının hasar görmesini istiyoruz, ne de bir kilisenin çanına dokunulmasını istek ediyoruz. Cümbür Cemaat inandığı şekilde mutlaka kendi değerleriyle barışık olarak yaşama hakkı var. Ne de bir camimizin camının kirletilmesine bizim gönlümüz razı olmaz. Camiye yapılan saldırıyı sizin kesimden bir meclis üyesinin çocuğunun yapmasından nedeniyle onu yasal bir adalet olarak görüyorsanız, yarın başkaları daha da ayrı yasal haklar için devreye girer. Bu da fazla tehlikeli bir meslek demektir. Onun için kuşkusuz özgürlüklerden yana olduğunu bahis eden sözüm ona sosyal halkçı olduğunu söyleyen ilk önce başlıca muhalefet partisinin milletvekillerinin kesinlikle hadlerini bilmeleri gerekli.
Nasıl fakat bir başörtüsüz kızımıza tekmeyle saldırıda bulunulduğunda hep birden onun aleyhinde durduysak, bugün de mutlaka camimize yapılan saldırıyı veyahut da bir cemevine, bir kiliseye yapılan saldırıyı benzer şekilde. Fakat burada CHP’nin bir cami görevlimizi darp eden insanların yanında yer almalarını güçlü olarak lanetliyorum. Eğer Cumhuriyet Irk Partisi genel başkanı, o birey sizin meclis üyenizin çocuğu olmasından dolayı bunu himaye ediyorsanız, milletimiz bunun hesabını yeri geldiğinde mutlaka soracaktır. Milletimizin kutsallarına saldırma gibi bir lüksünüzün olmadığını bilmeniz lüzumlu. Lakin fazla tehlikeli bir eşikte pek bir siyasi anlayışının olduğunu görüyoruz. Muhakkak bunu biz bunu şiddetle telin ediyoruz. Herkesin mesuliyet bilinci içerisinde bu ülkede, her renkte olan, her düşünceden, her inançtan olan insanlarımızın hayat haklarının var olduklarını bilmelerini arzu ediyoruz” diye konuştu. – MALATYA
