Malatya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi tarafından düzenlenen Siyer Derslerinin 16’ncısı gerçekleştirildi. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adem Apak’ın verdiği derste “Hz. Peygamber’in Mekke’deki Sosyal İlişkileri” konusu işlendi.
Büyükşehir Belediyesi Sanat Galerisi Çok Amaçlı Salonu’nda gerçekleştirilen derse, Büyükşehir Genel Sekreter Yardımcısı Metin Torun, şube müdürleri ile derslere kayıt yaptırmış olan dinleyiciler katıldı.
O’nun en önemli avantajı insanlarla sağlıklı ve samimi ilişki kurmasıdır
Prof. Dr. Adem Apak, Hz. Peygamber’in, Peygamberlik geldikten sonra da insani ilişkilerini önceden olduğu gibi sürdürdüğünü ve sosyal hayatta gerçekçi olduğunu belirtti. Peygamber Efendimizin, İslam’ın hızla yayılması için büyük çaba gösterdiğini kaydeden Prof. Dr. Apak, toplumun kabilelerden oluşan yapısından ve kabileciliğin etkisinden dolayı kabile reislerinin Müslüman olması için büyük gayret sarfettiğiniancak bunun Medine’de mümkün olduğunu anımsattı.
Prof. Apak, şöyle konuştu:
“Allah Resulü, Mekke dönemindeki Tebliğ faaliyetlerini, cahiliye dönemi kurallarının ve geleneklerinin kendisine sunduğu imkânlardan istifade ederek görevini yerine getirmeye çalıştı. Yani Allah Resulü ilk günden itibaren ‘ben sizi tanımıyorum, böyle bir sistem tanımıyorum’ diyerek reddiye ile başlamadı. ‘Tanıyorum’ da demedi. Genelde böyle bir algı var, onun üzerinde durmak gerekir diye söylüyorum. Hz. Peygamber (s.a.v) toplumu değiştirdi ve dönüştürdü. Toplumu değiştirme ve dönüştürme adımı ‘ben sizi tanımıyorum ile başlarsa başarılı olmaz zaten. Bu, takkiye yapıyor anlamına da gelmez,‘ben fırsatını bulduğum zamanbunun intikamını alıyorum’ değil. İnsani ilişkilerle o zaman sağlıklı bir ilişki götüremezsiniz. Allah Resulünün en önemli avantajı insanlarla sağlıklı ve samimi ilişki halinde olmasıdır. Nitekim onun muhalifleri ona yalancı demediler, diyemediler.”
Hz. Peygamber’inMekke’deki sosyal hayatı ile ilgili detaylı bilgiler de aktaran Prof. Apak, dinleyici sorularını da cevaplandırdı.
